Lordum, sizinle ilk tanıştığımızda, ...bana büyük bir devlet adamı olmak istediğinizi söylemiştiniz. | Open Subtitles | سيدي عندما التقينا اول مرة قلت انك تتمنى ان تصبح رجل دولة مهم |
Bir adam, devlet adamı öldürülecek suikast Londra'da yakında, çok yakında. | Open Subtitles | هناك رجل ، رجل دولة سوف يُقتل وسيتم اغتيالة |
Biraz sağduyulu olsan, mükemmel bir devlet adamı olurdun. | Open Subtitles | بشىء من الفطنة كان بإمكانك أن تكون رجل دولة |
Bir devlet adamı olarak, sizi temin edebilirim ki, hiç kimse geleceği öngöremez. | Open Subtitles | وكرجل مسئول في الدولة اؤكد لكم انه لايستطيع احد التنبؤ بالمستقبل |
Bu yılki alıntılarımız ünlü Rönasans devlet adamı ve sanatın patronu... | Open Subtitles | وفكرتنا الرئيسية هذا العام مبنية علي اقتباسين من من رجل الدولة الشهير صاحب النهضة وسيد الفنون |
Bir devlet adamı olarak çalınan belge konusunda pek üzgün görünmüyordu. | Open Subtitles | هو رجل دولة قد يجد نفسه في موقع ليس له للآسف لرؤية مثل هذه الوثيقة محطمة عرضياً |
Her zaman büyük bir devlet adamı olmaktansa kültürlü bir adam olmayı tercih etmişimdir. | Open Subtitles | لقد فضلت دائما أن يتم اعتباري رجلا مثقفا علي أن أكون رجل دولة عظيم |
Ailemdeki her erkek, 5 nesil öncesinden bu yana ya bir General ya bir devlet adamı ya da bir CEO, inanılmaz işlerdeler. | Open Subtitles | كل رجل فى عائلتى منذ خمس أجيال كان أما جنرال أو رجل دولة مدير تنفيذى ، أشياء مذهلة |
Bu seni şok edebilir ama babanı olağanüstü bir devlet adamı olarak görürdüm. | Open Subtitles | قد يصدمك ذلك لكنني أعتبر أبوك, رجل دولة إستثنائي حتى, |
Ama o durum iyi bir devlet adamı gerektirir, bunu fark ettim. | Open Subtitles | لكنني ادركت أيضاً أن تلك الظروف تتطلب أيضاً رجل دولة. |
Bu durum da onu sonunda devlet adamı yaptı. | Open Subtitles | وذلك ما أهله ليكون رجل دولة |
Askerden çok bir devlet adamı olan Smuts, konvansiyonel kuvvetlerin vasat generali olacak ve Lettow'la mücadele edecekti. | Open Subtitles | كونه أصبح رجل دولة أكثر من جندي فقد اعد (سموتز) قوات تقليدية بشكل غير مبالي وانطلق ليواجه (ليتو) |
Baban dürüst bir devlet adamı. | Open Subtitles | أبوك رجل دولة حقيقي |
"Bir adam, devlet adamı, öldürülecek, suikast Londra'da, çok yakında. " | Open Subtitles | "سيتم قتل رجل دولة" "فى (لندن) قريبا" |
devlet adamı olan sensin. | Open Subtitles | أنت رجل دولة. |
devlet adamı olarak. | Open Subtitles | رجل دولة |
Bu kongrenin tüm gösterdiği içinde bulunan bütün herkesin kendisini mükemmel biri olarak gördüğüdür. Konuşmacısı, eleştireni, devlet adamı. | Open Subtitles | جميع ما في المؤتمر يرى نفسه رجل عظيم الناقد، المتكلم، رجل الدولة |
Ben gidip politikacı olacağım böylece sen de devlet adamı gibi davranabilirsin. | Open Subtitles | سأستمر بعملى كسياسية حتى تستمر بالتظاهر بأنك رجل الدولة |
Birçok muhteşem siyah erkek, gelmiş geçmiş en muhteşem devlet adamı olanlar, cesur askerler, harika, çalışkan emekçiler. | TED | إذًا فالعديد من الرجال السود الرائعين، هؤلاء الذين هم أروع من عاشوا من رجال الدولة على الإطلاق، جنود شجعان وعمال مجتهدون رائعون. |
Viktorya dönemin diğer büyük devlet adamı William Gladstone'du. | Open Subtitles | رجل الدولة العظيم الآخَر ،في العصر الفيكتوري "ويليام جلادستون" |