Size bu konuda bir fikir vermek için Amerika Birleşik Devletleri'nin fikir merkezi olan Louisville, Kentucky'ye bir yıldız koydum. | TED | فقط لإعطائكم فكرة بسيطة عن ذلك, قمت باعطائكم نجمة فى مركز الفكرة بالولايات المتحدة, الذى يقع فى لويس فيل, كنتاكى. |
Amerika Birleşik Devletleri topraklarına, sanki o topraklar, rüzgarlardan oluşan bir buğday tarlasıymış gibi bakıyor ve bu size gerçekten, Amerika Birleşik Devletleri'nin rüzgarlarına ne olduğu hakkında görsel bir imge veriyor. | TED | إنه ينظر إلى أراضي الولايات المتحدة كما لو كانت حقل القمح التي تم السيطرة عليها من قبل رياح والتي تعطي حقا لك صورة تصويرية حول ما يحدث مع الرياح في الولايات المتحدة. |
Amerika Birleşik Devletleri'nin gayri safi yurt içi hasılasının yüzde 60'ı. Bu noktada, bunun sağlık hizmetleriyle fazla ilgisi yok. | TED | ستّون في المئة من الناتج المحلي الإجمالي للولايات المتحدة الأمريكية، إن الأمر له علاقة ضئيلة بالرعاية الصحية في تلك المرحلة، |
bu ise 1970 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin gelir dağılımı. | TED | هذا هو توزيع الدخل للولايات المتحدة، 1970 |
49ers ile sözleşmesini kaybetti, tüm NFL sahipleri tarafından oybirliği ile atıldı, milyonlar tarafından eleştirildi ve hatta Amerika Birleşik Devletleri'nin başkanı onu aşağıladı. | TED | ولذلك خسر عقده مع فريقه، ورُفض من جميع حكام الدوري الوطني لكرة القدم الأمريكية، وانتُقد من قبل الملايين وحتى رئيس الولايات المتحدة قرر إهانته. |
şimdi Amerika Birleşik Devletleri'nin sınırında Orta Amerika'dan birçok mülteci olduğunu biliyoruz. | TED | نعلم أننا الآن لدينا الكثير من لاجئي أمريكا الوسطى على حدود الولايات المتحدة. |
Bu Amerika Birleşik Devletleri'nin önde gelen yazarları ve şairleriyle görüşme yapan öğrencilerimden birinden. | TED | هذا وصف من أحد طلابي قد أجرى مقابلات مع بعض الكتاب والشعراء الرائدين في الولايات المتحدة |
Bu, önümüzdeki on yılda Amerika Birleşik Devletleri'nin tüm doğu yarısının sürekli olarak tan vaktinden daha parlak olacağı anlamına geliyor. | TED | يعني ذلك أنه خلال العقود القادمة كامل نصف جنوب الولايات المتحدة في النهاية ستكون دومًا مشرقة أكثر من الشفق. |
İşimizi doğru yaptığımızı varsayarsak hepiniz Amerika Birleşik Devletleri'nin batısından gelmiş olmalısınız. | Open Subtitles | إن كنّا قد أنجزنا عملنا بشكلٍ صائب ينبغي أن تكونوا جميعكم من النصف الغربي للولايات المتحدة. |
Uyuşturucu kartelleri, kesin ve mevcut bir tehlike oluşturmaktadır Amerika Birleşik Devletleri'nin milli güvenliği açısından. | Open Subtitles | كارتيلات الممنوعات هذه تشكل خطراً واضحاً على أمن الولايات المتحدة |
Amerika Birleşik Devletleri'nin Amistad Afrikalıları aleyhindeki davasında bu mahkemenin görüşüne göre savcılık iddialarının baz aldığı | Open Subtitles | في قضية الولايات المتحدة ضدد افارقة سفينة الأمستاد فإن راى المحكمة يقضي |
Askeri Balistik Füze Ajansı'nın başmühendisi Doktor Wernher von Braun Amerika Birleşik Devletleri'nin çok yakında kendi uydusuyla uzayda Rusları takip edeceğini umduklarını belirtti. | Open Subtitles | الدكتور ويرنر فون براون كبير مهندسى قسم الصواريخ الباليستية بالجيش أبدى أمله فى إمكانية الولايات المتحدة |
Leland Birleşik Devletleri'nin ne olduğunu öğrenmek için bir şans istiyorum. | Open Subtitles | اريد ان احصل على فرصة كي اعرف ماهية "ولايات ليلاند المتحدة" |
Bugün, Amerika Birleşik Devletleri'nin kendi topraklarında son kez sınava sokulma günü. | Open Subtitles | اليوم هو اليوم الذي تُختبر فيه الولايات المتحدة الأمريكية للمرة الأخيرة |
Bu sayılar sonucunda, bu sabah saat 08:00 itibariyle, Başkan yeni bir gelişmeye kadar Amerika Birleşik Devletleri'nin tüm sınırlarının kapatılmasını emretti. | Open Subtitles | وكنتيجة لهذه الأعداد اعتباراً من الساعة الـ8 من صباح اليوم.. أمر الرئيس بإغلاق كل حدود الولايات المتحدة.. حتى إشعار آخر |
..Amerika Birleşik Devletleri'nin Başkanı olacak. | Open Subtitles | سيكون ألرئيس ألقادم للولايات ألمتحدة ألأمريكية |
Alamo'nun düşüşünden dokuz yıl sonra Teksas Amerika Birleşik Devletleri'nin 28. | Open Subtitles | بعد 9 سنوات من سقوط الآلامو أصبحت تكساس هى الولايه ال 28 للولايات المتحده |
Pekâlâ. Artık resmi olarak, Amerika Birleşik Devletleri'nin düşmanıyız. | Open Subtitles | حسناً، نحن الآن رسميا أعداء للولايات المتحدة الأمريكية |