Benden uzak tutun şunu. Onun da Diğerleriyle beraber infazını istiyorum. | Open Subtitles | أبعده بعيداً عني , أريده أن يُعْدَم مع الآخرين |
dedi ki, ''Bunu Diğerleriyle beraber yukarı koymayacağım. | TED | وقال، "أنا لن أضع هذه التفاحة هناك مع الآخرين. |
O da Diğerleriyle beraber yanacak, sen de tutuklusun. | Open Subtitles | يجب أن يحرق مع الآخرين وأنت مقبوض عليك |
Diğerleriyle beraber burada kalabileceğimizi söyledi. | Open Subtitles | قال بأنه يمكننا البقاء مع الآخرين |
Ama Diğerleriyle beraber eve dönmemiş. | Open Subtitles | لكنَّهُ لم يذهب إلى المنزل مع البقية. |
Diğerleriyle beraber gemimde. | Open Subtitles | على متن سفيتني، مع البقية |
Daha ziyade saklanıyor. Diğerleriyle beraber ayrıldı. | Open Subtitles | بل هي مختبئة، لقد غادرت مع الآخرين. |
Diğerleriyle beraber müzayedeye gitmiş olabileceğinizi düşündüm. | Open Subtitles | ظننتكِ ستكونين في المزاد مع الآخرين |
Diğerleriyle beraber oraya geri dön. | Open Subtitles | عد هناك مع الآخرين |
Babası holdeki Diğerleriyle beraber. | Open Subtitles | أبوه مع الآخرين في القاعة |
Teslim olursam Diğerleriyle beraber ölürüm. | Open Subtitles | , أستسلم , أموت مع الآخرين |
Lütfen, Diğerleriyle beraber kasabaya dönün. | Open Subtitles | عودوا للمدينة مع الآخرين |
Sen ve ben, Diğerleriyle beraber, | Open Subtitles | أنت وأنا مع الآخرين |
Yakıtı Diğerleriyle beraber araçtan indiriyor. | Open Subtitles | إنه يُحمل الوقود مع الآخرين |
- Diğerleriyle beraber yemek yiyor. | Open Subtitles | - انه مع الآخرين .. يأكل |
- Diğerleriyle beraber. | Open Subtitles | مع الآخرين |