Mako, Bolin ve ben dikkat dağıtmak ve savunmanın bir kısmını dağıtmak için uçağı kullanabiliriz. | Open Subtitles | ماكو , بولين , وأنا يمكننا أستخدام الطائرة لصنع إلهاء وتشتيت بعض الدفاعات |
dikkat dağıtmak için oldukça fazla sıkıntı değil mi bu sence de? | Open Subtitles | يا له عناء كبير لصنع إلهاء كهذا، ألا تعتقد ذلك؟ |
- Basın konferansı nasıl geçti? - Anlaşılan dikkat dağıtmak için yapılmış. | Open Subtitles | حسناً, من الواضح أنه كان إلهاء |
dikkat dağıtmak için yangın çıkaran beş kişi önceden kaçan iki kişiyle buluşmuş olmalı. | Open Subtitles | الخمسة الذين استخدموا الحريق كإلهاء لابد أنّهم تقابلوا مع الاثنين الفارين مبكراً |
Amacımız dikkat dağıtmak. | Open Subtitles | هذا كله يعني صرفاً للانتباه. |
dikkat dağıtmak için yapılacak atışlar sekiz kırk beşte başlayacak. | Open Subtitles | خطف الإلهاء ستحدث بعد 5 دقائق في الــ 8: 35 |
dikkat dağıtmak için alarmı tetiklemiş, sonra gardiyanların soyunma odasına saklanmış. | Open Subtitles | شغّل جهاز الإنذار لإحداث عمليّة إلهاء -وإختبأ بعدها بغرفة خزائن الحرّاس -آخر مكان قد يبحثون فيه |
Bira ve mücevherler dikkat dağıtmak için. | Open Subtitles | الجعّة والمُجوهرات كانتا مُجرّد إلهاء. |
Burada değil, sırf dikkat dağıtmak için yapmış. | Open Subtitles | إنه ليس بهنا، مايقوم به يعتبر إلهاء لنا |
- Basın konferansı nasıl geçti? - Anlaşılan dikkat dağıtmak için yapılmış. | Open Subtitles | حسناً, من الواضح أنه كان إلهاء |
Veya consigliere'nin bir hamle yapıyor ve kardeşini dikkat dağıtmak veyda daha kötüsü bunca şeyden sonra bir paravan olarak kullanıyor olması mümkün. | Open Subtitles | ما سمعته أنه من المحتمل أن يكون مستشارك يقوم بخطوة وهو يستخدم شقيقك كمصدر إلهاء أو أسوأ، رجل يضحى به في النهاية... |
dikkat dağıtmak için Enstitü'ye iblis saldırısı düzenledim. | Open Subtitles | أطلقت هجوماً شيطانياً على "المعهد" كوسيلة إلهاء. |
dikkat dağıtmak yok. Oyunculuk yok. | Open Subtitles | لا إلهاء و لا تكلّف. |
Bellamy, isyan dikkat dağıtmak için! Kane'in hedefi Pike. | Open Subtitles | (بيلامي)، ما أعمال الشغب إلا إلهاء (كين) ذاهب للنيل من (بايك) |
Sadece dikkat dağıtmak içindi. | Open Subtitles | -ليس فخًّا، بل كانت ... عامل إلهاء. |
- Babamı dikkat dağıtmak için yaraladı. | Open Subtitles | حسنٌ، إذاً فقد مزق أحشاء أبي كإلهاء. |
Amacımız dikkat dağıtmak. | Open Subtitles | هذا كله يعني صرفاً للانتباه. |
Bence tüm bunlar dikkat dağıtmak içindi. | Open Subtitles | أظن أن هذا كله كان نوع من الإلهاء |
İnsan ya tahrip etmek için yangın çıkarır, ya da dikkat dağıtmak için. | Open Subtitles | سببان اثنان حتى تشعل الحريق للتدمير أو لتشتيت الإنتباه |
Taşlar dikkat dağıtmak için miymiş? | Open Subtitles | -قذف حطام الأحجار كان إلهاءً" !" |
Ateşe verilmiş bir araba dikkat dağıtmak için birebirdir. | Open Subtitles | سيارة مشتعلة هي التشتيت الأمثل |