Roma İmparatorluğu tahtı için üç milyon dinar! | Open Subtitles | ثلاثة ملايين دينار من أجل العرش و إمبراطورية روما |
5.000 dinar ya da 10 gün hapis. Tercihini yap. | Open Subtitles | خمسة الآف دينار أو عشرة أيام في السجن ماذا تختار ؟ |
Her birimize günde bir dinar öderseniz, sadece sizin için çalışacağız. | Open Subtitles | سنقبل إذا كنت ستدفع لنا دينار واحد فقط في اليوم |
Yirmi vuruştan fazla dayanamayacağına beş dinar koyarım. | Open Subtitles | أراهن بخمسة ديناري أنه لن يواصل أكثر من 20 لحظة |
Gelin hanım, bak, fasülyeyi bulursan sana 10 dinar veririm, | Open Subtitles | إسمعي أيتها العروس إن عرفتي أين الحبة سأعطيكِ عشرة دنانير |
Öyleyse, o zaman 20 dinar iyi bir anlaşma olacak. | Open Subtitles | حسناً, إذاً أتظن أن عشرين ديناراً ستكون صفقة جيدة |
- Ebu Bekir, bu esir için 100 dinar veriyor! | Open Subtitles | أبو بكر سيدفع لك 100 دينار مقابل هذا العبد |
Birşeyler çalın, insanları eğlendirin, ben de et ve içki satarsam bir 20 dinar daha vereceğim. | Open Subtitles | إعزفا شيئاً يبهج الناس وإذا بعت اللحم والخمر ستحصلان على عشرين دينار. |
Bu iki file 280.000 dinar tuttu. 80.000 bile etmez. | Open Subtitles | هاتين الشنطتين ب280 دينار بينما لا تستحق 80 دينار |
- Elli dinar mı? - Pekâlâ, iyi, 50 dinar. - Hayır, bekle. | Open Subtitles | حسناً, لا بأس, خمسون دينار لا, إنتظري, لقد قلت |
Dedim ki- 50 dinar dedin. - Ama 50 dinar kabul edemem. | Open Subtitles | قلت خمسين دينار قد فعلت, لكني ما كنت لأقبل بخمسين دينار |
- Tamam, iyi, o zaman 30 dinar. | Open Subtitles | حسناً, لا بأس, إذاً ثلاثين دينار لم أقل ثلاثين, قلت خمسين |
Bir dinar! Sadece bir dinar. | Open Subtitles | ستحصل على الخبز هنا الآن دينار, دينار واحد فقط |
Daha sonra sadece bir dinar veririm. | Open Subtitles | ساخذها الان بدينارين ولكن إذا عدت مرة أخرى فلن اعطيك إلا دينار واحد فقط |
Zaferlerin üç buçuk dinar getirmiş parayı mı istersin yoksa kadını mı? | Open Subtitles | أرباحك بلغت ثلاثة ديناري ونصف أتفضل المال، أو تدلل نفسك ؟ |
50 dinar. Galyalının ederi 10. 40 dinar fazla. | Open Subtitles | خمسُون ديناري ينقص منهُم شَعرة التي يَستحقها الفرنسي. |
5.000 dinar şehirden ve Cumhuriyet'in kıyılarından uzaklaşmam için kâfidir. | Open Subtitles | خمسة ألاف ديناري سوف يبعدونني عن المدينة وعن شواطيء الجمهورية اللعينة |
Onlara beş dinar bayıldım. Ahh. Hayır, seni ahmak. | Open Subtitles | لا تفعلها في حذائيَّ لقد كلفاني خمسة دنانير |
Bugün çalışacaklara sadece 10 dinar veririm. | Open Subtitles | سأعطي 10 دنانير فقط إلى من يريد العمل اليوم |
- Hayır, bekle, bekle. - Güzel, 20 dinar oldu. | Open Subtitles | لا, إنتظري, إنتظري لا بأس, إنها عشرين ديناراً لقد قدت مساومة صعبة |
dinar tedavülden kalkacak ve tamamen değersiz olacak. | Open Subtitles | الدينار سَيُصبحُ ملغياً، عديم القيمة جداً. |
Hadi. Süpermen başlıyor... bilet bir dinar. | Open Subtitles | سوبرمان سيعرض الآن , التذكرة بدينار واحد |
Bana attığın her tokat için bir dinar verseydiler, şimdi zengin olmuştuk. | Open Subtitles | لو أنك تعطيني دينارا بدل كل صفعة , لكنت مليونيرا الآن |
Bu arada sana o battaniye için iki dinar veririm. | Open Subtitles | على اي حال سأعطيك دينارين مقابل البطانية |