Dinle, bu dini bir şeydir favori tanrıçasının ismini değiştirmesi gerekiyor. | Open Subtitles | اسمع.. هذا شيئ ديني في كل اثنين في الخامسة و النصف |
Bu genç adam bir politikacı değildi, bir iş adamı değildi, bir insan hakları savunucusu veya dini bir lider değildi. | TED | لم يكن هذا الشاب سياسيًا لم يكن رجل أعمال أو ناشطًا للحقوق المدنية أو قائد لمعتقد ديني. |
Evet, dışarıda bunu yapacak insanlar var ve onlar dini bir görevi yerine getirdiklerini düşünüyor. | TED | ونعم، يوجد أشخاص يقومون بذلك ويشعرون أنهم يقومون بواجب ديني. |
dini bir fanatiğe ve bir teröriste katılmak isteyenlerle ilgilenmiyorum. | Open Subtitles | لست مهتم بالأشخاص الذين قرروا العبور مع متعصبة دينية وإرهابية |
Kurbanın sağ elinde dini bir şey var, görünüşe göre sıkıca tutuyor. | Open Subtitles | في القبضة اليُمنى للضحية عُثر على أدوات دينية مِن الواضح أنّها تمسكه |
Bizim Sam belki de dini bir saldırıdan öldü. | Open Subtitles | وفاة سام ربما كنت بسبب هجوم طائفي |
Özel bir ruhla yüklüyüm. Bu dini bir şey değil. | Open Subtitles | أنا مسكون ببعض الروح المميزة، إنه ليس شعور ديني على الأطلاق |
Başbakanlık dini bir tartışmanın içine çekilmek istemiyor. | Open Subtitles | داونينغ ستريت يَرْفضُ' الانسحَابَ إلى نِقاش ديني. |
dini bir sohbetten veya programdan kaydedilmiş olabilir. | Open Subtitles | يمكن أن يكون مسجلا من برنامج ديني أو خطبة ما |
"Müslümanların savunmaları için nükleer silaha sahip olmaları dini bir görevdir." | Open Subtitles | الحصول على أسلحة نووية للدفاع عن المسلمين واجب ديني أُسامة بن لادن |
dini bir sebebi var mı? | Open Subtitles | القتل في كنيسة رمزي جداً هل ثمة نمط ديني للجرائم؟ |
İnsanlar ile hayvanlar arasında dönüşümün geliştiği dini bir görüşe sahip olduklarını apaçık gösteren efsane betimlemeleri. | Open Subtitles | الأسطورة التصويرية التي تظهر بوضوح أن كان لهؤلاء الناس مفهوم ديني تطور عملية التحول بين البشر و الحيوانات |
2014'te Zuni kabilesinden saygıdeğer dini bir liderle görüşme şansım oldu. Octavius Seowtewa ile birlikte, Savaş Tanrısı heykeli olan Avrupa'daki beş müzeyi gezdik. | TED | سنحت لي الفرصة فى عام 2014 بالسفر مع زعيم ديني محترم من قبيلة زونى يدعى أوكتافيوس سوتوى لزيارة خمسة متاحف فى أوروبا تحتوى على آلهة الحرب. |
Ama Dante'nin "İlahi Komedya"sı sadece dini bir kinaye değil. | TED | لكن "الكوميديا الإلهية" أكثر من مجرد رمز ديني. |
Önümüzdeki ay dini bir tören yapacaklarmış. | Open Subtitles | سيحظون بإحتفال ديني الشهر القادم |
Kağıt üzerinde, tüm o adamlar dini bir şirket değil mi? | Open Subtitles | على الورقة , كل هؤلاء الأشخاص يعملون أعمال دينية , صحيح؟ |
Ashton herkese el ele tutuşmalarını söylerken bunun dini bir şey olmadığının da garantisini veriyor. | TED | أخبرت أشتون الجميع بأن يمسكوا بأيدي بعضهم البعض، مؤكدة لهم بعدم وجود أية صلة دينية لذلك. |
Politik veya dini bir demeç vermek için burada bulunmuyorum. | Open Subtitles | أنا لست هنا لأعمل أي إفادة دينية أو سياسية |
dini bir tarikat gibiydiler, sayılar onlar için kutsaldı, tanrının dünyadaki suretiydi. | Open Subtitles | كانوا يعملون كطائفة دينية الأرقام كانت مقدسة لهم آلهة تطابق العالم |
Ve eminim ki birçok Müslüman, Allah'ın yarattıklarını etüt etmeyi ve daha iyi anlamayı başlı başına dini bir görev olarak hissetmiştir. | Open Subtitles | وعلم العديد من المسلمين أن الدراسة وفهم خلق الله على نحو أفضل كان بحدّ ذاته فريضة دينية |
Dr. Sinja,gezegendeki en populer, ve hicbir mezhebe bagli olmayan dini bir lider. | Open Subtitles | د."سنجا" أكثر قائد ديني غير طائفي على الكوكب |