| - Aynen öyle. Eve git, dizine biraz buz koy ve uyu. | Open Subtitles | اذهب إلى المنزل وضع بعض الثلج على ركبتك وخذ قسطًا من النوم. |
| Öbür dizine de bir kurşun ister misin? | Open Subtitles | هل تريدني أن أطلق النار على ركبتك الأخرى؟ هيا |
| Maalesef top taşıyıcı sert bir şekilde yere düşürüldü... ve dizine bir şey olmuş gibi görünüyor... | Open Subtitles | لقد أوقعه خط الهجوم أرضاً بشدة ويبدو أنها إصابة في الركبة |
| Kız soyma ile dokuyu evcilleştiriyoruz ve daha sonra hastanın dizine geri yerleştiriyoruz. | TED | عن طريق تعرية الغال نحن نجعله بشري اكثر ومن ثم يمكننا وضعه في ركبة المريض |
| # Dikkat, Barraküdalar dizine yaklaştılar # # arkadaşlarımızı ve anemon çiçeğini savunarak # | Open Subtitles | إحذر.. سمك البركودا ان تسقط على ركبتيك سندافع عن أصدقائنا المختفي وسط شقائق النعمان |
| Bana kendimi dizine kadar casusluğun içine batmış çift taraflı ajanmışım gibi hissettiriyor. | Open Subtitles | تجعلني اشعر كاني , عميل مزدوج في اعماق ركبته نوع من مثير التجسس |
| Yoksa, Raylan'ın dizine yaptığı bir melekten muamele görmek gibi gelecek. | Open Subtitles | وإلا سيجعل ما فعله " ريلين " بركبتك يبدوا وكأنه تدليك من ملاك |
| - dizine iyi gelir. - Dizime iyi gelir ama ruhumu yok ediyor. | Open Subtitles | ـ إنه تمرين جيد لركبتك ـ إنه جيد لركبتيّ، لكنه مُحطم لروحيّ |
| Bir sonraki dizine gelecek. Boşa harcayacak vaktim yok. | Open Subtitles | سوف أضع التالية فى ركبتك ليس لدىّ وقت لهذا الهراء |
| Bunu yaptığında bütün yapman gereken bu şekilde dizine vurmak. Bunu her zaman yapmaz. | Open Subtitles | لا, لا يجب أن تفعلى هذا فقط جثى على ركبتك عندما يفعل هذا |
| Ve, oh eğer elini dizine koyarsa, sadece ayağa kalkmak istiyordur. | Open Subtitles | و إذا وضع يده على ركبتك هو يحاول الوقوف فقط |
| Dirseğine mi, dizine mi? | Open Subtitles | هل تريد أن أطلق على مرفقك أو على ركبتك اللعينة ؟ |
| Elinin dizine gittiğini görünce ceketinden telefonunu yürüttüm. | Open Subtitles | لقد أخذت هاتفه من معطفه عندما رأيتُ يده على ركبتك |
| Canım seni en son gördüğümde bir çekirgenin dizine kadar geliyordun. | Open Subtitles | آوه عزيزتي آخر مرة رأيتك فيها كنتِ ركبتك عالية للجندب |
| - Bir daha yalan söyle de dizine kurşunu ye. | Open Subtitles | إكذب عليّ مجدداً، وسأطلق النار عليك في الركبة. |
| Rakibinizin ağırlığını tek bacağına yükleyin ve yüklendiği dizine saldırın. | Open Subtitles | انقل حمل عدوك على رجل واحدة وهاجم الركبة التي عليها الحمل |
| Yarın yine ameliyat var ve henüz dizine başlamadılar bile. | Open Subtitles | جراحة أخرى غدًا لم يبدأوا في جراحة الركبة حتى |
| Evet, gazetede hep bir fahişenin dizine yatmış yargıç ve rahip haberi olur. | Open Subtitles | نعم، نحن نقرأ دائماً أخبار في الجرائد عن قاضي أو قس ينحني تحت ركبة عاهرة |
| dizine vurmaması için tampondan uzak dur. | Open Subtitles | مالم ترغب في إعاقة ركبة قد أبتعد عن المضخ لو كنت مكانك |
| Bunu kurbanın dizine yerleştirirdi ve bir uyarı aracı olarak kullanırdı. | Open Subtitles | كان يضعه على ركبة الرجل ويستعمله كأداة تحذير |
| Onu dizine yatır ve biraz terbiye ver. | Open Subtitles | ضعه على ركبتيك وعلمه بعض أساليب الأدب |
| Örnek olarak , bu benim bir hastam, dizine yakın yerde kanser vardı. | TED | كمثال، هذا هو أحد مرضاي والذي عانى من السرطان قرب ركبته. |
| - seni dizine ne oldu? | Open Subtitles | -ما الخطب بركبتك ؟ |
| dizine ne oldu? | Open Subtitles | ماذا حدث لركبتك ؟ |
| Sağ dizine bak. | Open Subtitles | على ركبتة اليمنى |