Pekala çabuk, alanı doğum için steril etmeliyiz. | Open Subtitles | حسنا، وسريعة، وعلينا أن تعقيم المنطقة للولادة. |
Sağlık elemanları o kadar değişik konuda yararlı olabilirler ki aile planlanmasında, gebe bakımında, çocukların aşılanmasında, ya da kadınların doğum için sağlık kuruluşuna zamanında yetişmesinde. | TED | يمكن لعمال الإرشاد الصحي المساعدة في كثير من الأشياء، سواء كان تنظيم الأسرة، أو رعاية ما قبل الولادة، التطيعم للأطفال، أو نصح النساء للمجئ للعيادة في الوقت المحدد للولادة. |
Mesela doğum için en güvenli yer saygın bir hastane ya da... | Open Subtitles | لنقل المكان الأكثر أماناً للولادة هو مستشفى رائع أو... |
- Çok endişelenmiş ve doğum için yanında birisinin olacağını merak ediyorduk. | Open Subtitles | إنها حزينة بعض الشيء, و نتساءل إن كان سيحضر أحدهم من أجل الولادة. |
Sülaledeki bütün yaşlı kadınlar doğum için çoktan toplanmışlar, eğer bir şey ters giderse bu deneyim onlar için çok değerli olacak. | TED | كل النساء العجائز من العائلة الكبيرة تجمعن بالفعل من أجل الولادة - خبرتهن قيمة للغاية إذا حدث أي شيء خاطئ. |
Tarayın! doğum için hazırlayın! Evrim mi? | Open Subtitles | إفحصه, إستعدوا للولادة - تطور؟ |
doğum için iyi diye bir yer yok. | Open Subtitles | فلا يوجد مكانٌ "أفضل" للولادة. |
Dört ay kadar önceydi ve Andy doğum için oradaydı tabii ki. | Open Subtitles | لقد حدث هذا قبل أربعة أشهر و (أندي) كان هناك من أجل الولادة ، بالطبع |