Erişkin kök hücreler ya da doku spesifik kök hücreler, vücudun dokularının çoğunda az sayıda bulunmaktadır. | TED | الخلايا الجذعية البالغة أو الخلايا الجذعية محددة الأنسجة والتي تتواجد بأعداد صغيرة في معظم أنسجة جسمك . |
Valerie'ye ait deri dokularının yanı sıra kasık kılındaki erkek DNA'sını tutan deri dokuları da vardı. | Open Subtitles | وجدت بها أنسجة " فالري " الباطنية لكن أيضاً بها أنسجة ذكورية تطابق الحمض النووي من شعر العانة |
Meşe ağacının dokularının içinde dokuz ay geçirdi. | Open Subtitles | مكثت تسعة أشهر بين أنسجة شجرة البلوط. |
Belki değişik beyin dokularının kendi aralarında ve beyin dokuları ile bilgisayar arasında daha karmaşık etkileşimle, insan bilincine daha fazla benzeyen insanların bilişsel diyebileceği bir yüksek düzeye ulaştırabiliriz. | Open Subtitles | فهي مدركة لبيئتها بشكل بدائي غير متطور ربما بوجود تفاعلات أكثر تعقيداً بين أنسجة المخ المختلفة وبين الحاسب الآلي وأنسجة المخ |
Teğmen Prietto'nun dokularının onun sorumluluk altında olduğunu düşünmüştür. | Open Subtitles | ربما ظن أنها المسؤولة عن (أخذ أنسجة الملازم (بريّتو |