ويكيبيديا

    "dostum var" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • لدي صديق
        
    • لدي أصدقاء
        
    • عِنْدي صديق
        
    • لديّ صديقة
        
    • أملك صديقاً
        
    • لديّ أصدقاء
        
    • لدي اصدقاء
        
    Fark ettim ki... ..bu dükkanda tek bir gerçek dostum var. Open Subtitles تعلم؟ بدأت أدرك أنه لدي صديق حقيقي واحد في هذا المحل
    Bir dostum var diye mutluyum. Open Subtitles الى جميع من في المنزل انا ممنونه ان لدي صديق
    Şehir Meclisinde bir kaç dostum var. Bir bakayım. Open Subtitles لدي أصدقاء في مجلس المدينة سأتباحث الأمر
    Çünkü çok dostum var, New England'da arabamı nereye bıraksam polisler ona göz kulak olurlar. Open Subtitles شئ واحد يأ أولاد أنا لدي أصدقاء إنني أستطيع أن أقف بسيارتي في أي شارع في نيو إنجلاند و تقوم الشرطة بحمايتها كأنها سيارتهم
    Sakin ol. Felix adında her şeyi halledebilen bir dostum var. Open Subtitles عِنْدي صديق اسمة فيليكس الذي يَسْتَطيع ان يصلح أيّ شئِ.
    ITB'de bir dostum var. Bana iyilik borcu vardı. Open Subtitles لديّ صديقة تعمل بشركة الإتصالات، إنها مدينة لي بخدمة.
    Otelin güvenliğinde çalışan bir dostum var. Beleşçinin pek çok defa orada kaldığını görmüş. Open Subtitles لكنني أملك صديقاً يعمل حارس أمن بالفندق وقد رأى المتهرّب من ديونه يقيم هناك عدّة مرّات
    Chicago'da eski bir dostum var, ismi Henry Gondorff. Open Subtitles لدي صديق قديم في شيكاغو أسمه هنري غندروف
    Polis karakolundaki kriminoloji laboratuarında çalışan bir dostum var. Open Subtitles لدي صديق يعمل في مختبر الجريمةَ الذي في مركزِ الشرطة.
    Bana borcu olan bir dostum var. Onu aramanı istiyorum, tamam mı? Open Subtitles لدي صديق يَدِينُ لي بإحسان أُريدُكِ أَنْ تطلبيه
    Ajan olan bir dostum var ve şu elemanın geçmişini kontrol ettik. Open Subtitles لدي صديق فيدرالي. وكانت لدينا خلفية للتأكد من الشاب.
    Evet benim vampir bir dostum var, sen de telefonunu bir sene boyunca kapalı tuttun. Open Subtitles أجل، لدي صديق مصاص دماء، وأنت أغلقت هاتفك لعام
    Dışarıda yeterince dostum var. Open Subtitles لدي أصدقاء بما فيه الكفاية بالخارج
    Adliyede birkaç dostum var. Oraya gidip, bu Coolidge olayını erteleyebilir miyiz diye bakacağım. Open Subtitles لدي أصدقاء في المحكمة سأذهب وأطلب منهم تأجيل محاكمة (كوليدج)، حسنًا؟
    Adliyede birkaç dostum var. Oraya gidip, bu Coolidge olayını erteleyebilir miyiz diye bakacağım. Open Subtitles لدي أصدقاء في المحكمة سأذهب وأطلب منهم تأجيل محاكمة (كوليدج)، حسنًا؟
    -Hiç değilse dostum var. Open Subtitles -على الأقل لدي أصدقاء -آنسة (كارول )!
    Psikiyatrist bir dostum var. Belki ona yardım edebilir. Open Subtitles أنا عِنْدي صديق الذي منفر لَرُبَّمَا هو يُمْكِنُ أَنْ يُساعدَها.
    - Geliyor. Michael, FBI'da hâlâ ulaşabileceğimiz bir dostum var. Open Subtitles إنّه في الطريق، (مايكل)، لا يزال لديّ صديقة في المباحث يمكننا الاتصال بها
    Otelin güvenliğinde çalışan bir dostum var. Beleşçinin pek çok defa orada kaldığını görmüş. Open Subtitles لكنني أملك صديقاً يعمل حارس أمن بالفندق وقد رأى المتهرّب من ديونه يقيم هناك عدّة مرّات
    Mahkemede bir dostum var. Open Subtitles لديّ أصدقاء في قاعة المحكمة
    Avrupa Birliği gıda dağıtım merkezlerinde birçok dostum var. Open Subtitles لدي اصدقاء في توزيع الطعام في كامل اوروبا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد