ويكيبيديا

    "duruşmaya" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • المحاكمة
        
    • للمحاكمة
        
    • المحكمة
        
    • محاكمة
        
    • جلسة
        
    • للمحكمة
        
    • الجلسة
        
    • لجلسة
        
    • محاكمتها
        
    • المحاكمه
        
    • محاكمته
        
    • مُحاكمة
        
    • بمحاكمة
        
    • محاكمتي
        
    • للمحاكمه
        
    Saat 4'ü geçtiği için duruşmaya Pazartesi sabahı devam edeceğiz. Open Subtitles لكون الوقت الأن بعد الرابعة سوف تستأنف المحاكمة صباح الأثنين
    Yani, herhangi bir zararı olmaz duruşmaya kadar bir sürü zaman var Open Subtitles لن يضيرنا شيء ، فأمامنا متسع من الوقت قبل بدء المحاكمة
    Akli sebeplerden dolayı duruşmaya çıkması uygun görülmeyen biri için bu çok anlaşılır bir durum. Open Subtitles الذي يبدو ذكياً جداً للرجل الذي وجد عقلياً عاجز للمحاكمة
    Üçüncüsü, birisinin duruşmaya geri gelip gelmeyeceğini öngörebiliyoruz. TED و ثالثاً، نحن نستطيع توقع إن كان شخص ما سوف يأتي مرة أخرى إلى المحكمة.
    Genç göstericiler yabancı gazetecilerin davet edildiği göstermelik bir duruşmaya çıkartıldılar. Open Subtitles عُقدت محاكمة صورية للمحتجين من فئة الشباب، التي دُعي إليها صحفيين أجانب
    Aksi takdirde bu konuyu Etik Kurulu'na taşıyacak ve duruşmaya çıkacaksın. Open Subtitles وإلا فإنها سترفع الأمر إلى اللجنة التأديبية وسيكون هنالك جلسة استماع
    Şikayette bulunacağını söyledi ben de ona duruşmaya gelip bunları anlatması gerektiğini söyledim. Open Subtitles أرادتأنتقدمشكوىوقدقلتلها.. أن عليها أن تأتي للمحكمة لتقص قصتها
    Biliyorsun ki duruşmaya değin hiç bir şekilde görüşmememiz gerekiyor. Open Subtitles تعلمين بأنه لا يفترض بنا التدخل باي حوار حتى الجلسة
    Arkadaşım, onun duruşmaya kadar sizin evinizde kalmasını ayarlayabileceğinizi düşünüyor. Open Subtitles ان صديقى يعتقد انك تستطيع ترتيب اقامتها فى منزلك حتى موعد المحاكمة
    Acaba duruşmaya kadar bana yardım için borç verir miydiniz diye merak ediyordum. Open Subtitles وأتساءل ما إذا كانت هناك إمكانية لتسليفي مبلغاً صغيراً حتى تحين المحاكمة
    Eğer davacılar, şikayetlerini geri çekmezlerse duruşmaya başlayabiliriz. Open Subtitles وإذالميرضالمدعون.. أنيسقطواالتهم.. فلنبدأ المحاكمة ..
    Yargıçların, bir duruşmaya müdahil olanlarla görüşmemesi gibi bir kural vardır. Open Subtitles بالنسبة للقاضي أنها مبدأ أن لا يلتقي بأحد من الذين يخصون المحاكمة
    Bu cinayet dosyanızın duruşmaya gitmeyeceği anlamına mı geliyor, Mr. Braun? Open Subtitles هل هذا يعني أن قضية جريمتك لن تذهب للمحاكمة ؟
    Davanızı, 10 Ocak 1951 günü ağır ceza mahkemesinde yapılacak olan ikinci duruşmaya atıyorum. Open Subtitles أسجّلك للمحاكمة في محكمة الجنايات المركزية،
    Teklifi kabul ediyoruz. duruşmaya gidiyoruz, sen kaybedeceksin, ve orada çürüyeceksin. Open Subtitles سنذهب للمحاكمة, وسنخسرها وأنت ستبقى في السجن
    Aşağılara doğru göreceğiniz Duruşmada Bulunmama Puanı birisinin duruşmaya gelme ihtimalini belirtir. TED و ثم، نزولاً إلى الأسفل، ترى درجة عدم الحضور للمحكمة، و التي هي أيضاً إحتمالية أن شخص ما سوف يرجع إلى المحكمة.
    duruşmaya çıkmaktansa ölürüm. Open Subtitles أنا قد عاجلا اذهب الى الجحيم من قاعة المحكمة إلى أخرى.
    O olmadan, davanı duruşmaya götürmemek zor olacak. Open Subtitles من دونه سيكون من الصعب منع أقامة محاكمة بقضيتك
    Bakın, yeni bir duruşmaya hükmedebilirim sebep olacaklarının altından kalkabilirim. Open Subtitles بإمكاني ان اطلب محاكمة جديدة ولكن لماذا علي ان اثق بهذا الدكتور ؟
    Oh, pazartesi günkü duruşmaya kadar gidecek bir yerim yok. Open Subtitles ليس لدي مكان لأذهب له حتى جلسة الإستماع يوم الإثنين
    Cevap için 24 saat vaktimiz var ama teklif ne olursa olsun duruşmaya gitmekten iyidir. Open Subtitles لدينا 24 ساعة للرّد ومهما يكن هذا, أعتقد أنّه أفضل من الذهاب للمحكمة
    Denedik Sayın Hakim ancak, karşı tarafın avukatı duruşmaya gelmeye bile tenezzül etmiyor. Open Subtitles اوه لقد حاولنا سعادتك ولكن كمحامي دفاع لم يهتم حتى بحظور هذه الجلسة
    Müvekkilimle kalıp yarınki duruşmaya hazırlandım. Open Subtitles و كان علي أن أجلس مع موكلي لنحضر لجلسة الغد
    Uyuyamıyoruz çünkü arkadaşımız yarın sabah cinayetten duruşmaya çıkıyor. Open Subtitles لا يمكننا ان ننام لأن صديقتنا سوف تتم محاكمتها غدا صباحا لجريمة قتل
    Şimdi, Mike, okulu kaçırdığını ve duruşmaya gelmek istediğini biliyorum. Open Subtitles اْنا اعرف أنك هربت من المدرسه يا مايك وذهبت الى المحاكمه
    Bu yüzden duruşmaya kadar Bay Keaaton hapiste kalacak. Open Subtitles لذا فمستر كيتون سيبقى في السجن حتى تبدأ محاكمته
    Savcının görevi kötüye kullanma durumu yoksa yüzde 90 oranında duruşmaya hile karıştırmak isteyen kişi duruşmadaki kişidir. Open Subtitles إذن ما لمْ يكن هُناك سوء ادّعاءٍ، فتسع مرّاتٍ من أصل عشرة، الشخص الذي يُريد تزوير مُحاكمة يكون الشخص المُحاكم.
    Ve burada duruşmaya çıkartabilirsin. Open Subtitles و المخاطرة بمحاكمة عادلة, هنا
    Bir duruşmaya çıkmak üzereyim ama sana ulaşamıyorum. Open Subtitles أنا على وشك خوض محاكمتي ومع ذلك لا أستطيع الوصول إليك
    - İyi. - İyi, duruşmaya çıkabilirsin, yani? - Ne? Open Subtitles جيد على هذا انت قادر على الوقوف للمحاكمه ماذا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد