ويكيبيديا

    "duyabiliyorum" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • سماعك
        
    • أسمع
        
    • أسمعك
        
    • سماعهم
        
    • أستطيع سماع
        
    • سماعه
        
    • سماعها
        
    • أسمعه
        
    • أسمعها
        
    • سماعكِ
        
    • سماعكما
        
    • أسمعهم
        
    • اسمعك
        
    • استطيع سماع
        
    • سماعكَ
        
    Nasıl dediğini duyabiliyorum. Şimdi dediğin gibi tatlı. Open Subtitles أستطيع سماعك وأنتِ تقوليها برقة , كما تقوليها الآن
    Adamım seni duyabiliyorum, ama neredesin? Open Subtitles بوسعي سماعك يا رجل، لكن أين أنت بحق الجحيم؟
    Ama hala çığlığını duyabiliyorum, hala o donuk gülüşünü hatırlıyorum. Open Subtitles لكنني ما زلت أسمع الطلقة، ما زلت أرى ابتسامته الميتة
    ES: Evet, duyabiliyorum. CA: Geri geldi. TED إد: نعم بإمكاني أن أسمعك كريس: اه لقد رجع.
    Güzel bir günde, kulağımı iyice kabartırsam gökyüzündeki gülücük seslerini duyabiliyorum onun. Open Subtitles وفي يوم جيد، لو استمعت بعناية.. بإمكاني سماعهم يضحكون.
    Bazen geceleri, havladıklarını duyabiliyorum. Open Subtitles في بعض الأحيان في الليل أستطيع سماع نباحهم
    Doğru, sadece köpeklerle ben duyabiliyorum. Open Subtitles أنا لا أسمع أي شئ أوه هذا صحيح ,فقط أنا و الكلاب قادرون على سماعه
    Sesi çok kısık, ne söylediğini güçlükle duyabiliyorum. Open Subtitles صوتها منخفض جدا أنا بالكاد أستطيع سماعها
    Adamım seni duyabiliyorum, ama neredesin? Open Subtitles بوسعي سماعك يا رجل، لكن أين أنت بحق الجحيم؟
    Odadayken konuştuklarınızı duyabiliyorum, biliyorsun. Open Subtitles كان بامكاني سماعك عندما كنت في الحجرة . تعلمين؟ أنا أفهم هذه الأشياء
    Alınma, bebek, ama ben seni duyabiliyorum sanmıyorum. Open Subtitles لا إهانة حبيبتى ، لكن لا أظن أنه يستطيع سماعك
    - Şişman olduğu için çekemedi. - Sizi hala duyabiliyorum! Open Subtitles . ـ إنه متضايق فقط لأنه سمين ـ ما زلت أستطيع سماعك
    Kapıyı aç, bebek. İçeride olduğunu biliyorum. Ağladığını duyabiliyorum. Open Subtitles أفتح الباب أيها الطفل أنا أعلم أنك هنا أستطيع سماعك تبكي
    Lakin ne polis sireni duyabiliyorum. Ne de silahını almaya çalıştığını görebiliyorum. Open Subtitles لكنني لا أسمع أيّة صفارات انذار، أو أرى أنّكِ تحاولين الوصول لسلاحكِ
    Paraziti duyabiliyorum. İş arkaraşların bir an olsun lobinden ayrılmıyorlar anlaşılan? Open Subtitles أسمع بعض الضجيج أصدقائك يتصلون بكِ كثيراً ، أليس كذلك ؟
    Burdan duyabiliyorum seni... Çabuk ol. Geç kalıyorum. Open Subtitles انا أسمعك جيداً من هنا أسرع, أنا في عجله من أمري
    Polis telsizlerini buradan duyabiliyorum. Open Subtitles أستطيع سماعهم من هنا يتكلمون عبر الراديو
    Üst katta oturuyorum ve her söylediğinizi duyabiliyorum. Open Subtitles أنا أقطن بالأعلى و أستطيع سماع . كل كلمة تقولونها
    Onu duyabiliyorum bile. Ne istediğini biliyorum. Open Subtitles انني استطيع سماعه حتى انا اعلم ماذا يريد
    Onu gören ilk kişi olacak, şimdiden onun haykırışını duyabiliyorum. Open Subtitles وسيكون أول من يراها بل بإمكانى أن أسمعه بالفعل يصرخ
    Bildiğimden haberi yok ama odasındayken ağlama seslerini duyabiliyorum. Open Subtitles لا تعلم أنى أعلم بذلك ولكني أسمعها وهى تبكى فى غرفة نومها
    - Saygılı ol kart zampara. - Sizi duyabiliyorum. Open Subtitles ـ كن محترمًا، أيها العجوز ـ يمكنني سماعكِ
    Sizi duyabiliyorum. Kapıyı açın yoksa polis çağırırım. Open Subtitles يمكنني سماعكما بالداخل افتحا الباب أو سأستدعي الشرطة
    İnanamıyorum insanlara bakıyorum güldüklerini duyabiliyorum, kahkahalarını hissedebiliyorum. Open Subtitles وكأن وكأنني تناولت حبة وأصبحت في الماتريكس لا أصدق، أنا فقط أشاهد الجمهور وكنت أسمعهم يضحكون وأشعر بالضحك
    Deliriyorsun. Benle konuşurken parçalandığını duyabiliyorum. Open Subtitles انت في طريقك للجنون انا اسمعك تنهارين اثناء كلامك معي
    Aşağıda çok hareket var. duyabiliyorum. Open Subtitles يوجد العديد من الاشياء التي تحدث بأسفل انني استطيع سماع ذلك
    Yukarıda olduğunuzu biliyorum, sizi duyabiliyorum. Open Subtitles أعلم أنّكَ هنا، أستطيع سماعكَ.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد