Bu konuyu ilk duyduğumda şöyle düşündüm: "Ötekiliği kucaklamak kendimi kucaklamaktır işte." | TED | عندما سمعت للمرة الأولى بهذا المحور، فكرت، تقبل الآخر هو تقبل نفسي. |
Aslında bu konu ilk defa, geçen yıl Ebola salgınını duyduğumda dikkatimi çekti. | TED | لامرة مرة اهتممت بذلك الموضوع عندما سمعت عن ظهور فيروس إيبولا العام الماضي. |
Parmaklıkların sert bir şekilde kapandığını duyduğumda, bunun gerçek olduğunu anladım. | TED | عندما سمعت هذه الأبواب تغلق بقوة، علمت وقتها أن الأمر حقيقيًا. |
Bunu her duyduğumda kenara 10 sent atmış olsaydım 3.60 dolarım olurdu. | Open Subtitles | لو نضع قطعة نقديّة لكلّ مرة سمعتُ ذلك لأصبح عندي 3.60 دولاراً. |
En son sesini duyduğumda gece yarısı otel kapımı çalıyordun. | Open Subtitles | اخر ما سمعته منك وانت تطرق باب غرفتى فى الفندق |
Size duyduğum nefret çok daha önce Bay Wickham'a yaptıklarınızı duyduğumda gerçekleşmişti. | Open Subtitles | رأيي بك قد تحدد عندما سمعت عن قصة تعاملك مع السيد ويكهام. |
Mucizevi atı duyduğumda 3 günlük yoldan geldim çünkü kimin atı olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | عندما سمعت عن الحصان الخارق سافرت لثلاثة أيام لأني علمت من يكون ذلك |
Maggie'nin öldüğünü duyduğumda, ben şehrin her yanını dolaştım, her ipucunun arkasından gittim, ve herşey gözlerimin önünde gizlenmişti. | Open Subtitles | , عندما سمعت ماغي ماتت نظفت المدينة , تبعت كل دليل وأنت ِ كنت ِ مختبأة على مرأى الجميع |
Yani, adamın evden çıktığını duyduğumda, onu görmeye karar verdim. | Open Subtitles | لذا. عندما سمعت الرجل يغادر شقتها قررت أن أذهب لرؤيتها |
Robert Friedman: Biliyor musun, bu aslında garip, çünkü bunu ilk duyduğumda aslında bu bir izleyici kitlesi için tam anlamıyla en üstün saygı gösterisi. | TED | روبرت فردمان: هذا مضحك لأني عندما سمعت به أول مرة فهذا يعبّر عن الإحترام المطلق للجمهور |
Arıların kaybolduğunu duyduğumda, Koloni Çöküş Sendromunu, bu beni harekete geçmeye zorladı. | TED | وعندما سمعت عن انقراض النحل وعن الخلل الذي يصيب مستعمراتهم تحمست لكي أبدأ بالعمل حيال ذلك |
Yapmaya çalıştığı şey, eski erkek arkadaşının kız arkadaşına çamur atmakmış. İtiraf etmeliyim ki bunu duyduğumda, tepkim; hayranlık duymak oldu. | TED | و كانت تحاول الإيقاع بحبيبة صديقها السّابق، و عليّ أن أعترف أنّني منذ سمعت بهذا، أثار الأمر اعجابي. |
Yalnızdım, onun öldüğünü duyduğumda okuldaydım. | TED | كنت وحيدة، في المدرسة، عندما سمعت بخبر وفاتها. |
15 sene önce ilk defa keşfetme ve faydalanmayı duyduğumda, Stanford Üniversitesi'nde misafir öğretim üyesi olarak çalışıyordum. | TED | سمعت لأول مرة عن الاكتشاف و الاستثمار منذ 15عام عندما عملت كباحث زائر في جامعة ستانفورد. |
Bunu ilk duyduğumda 6 yaşındaydım ve tamamen etkilenmiştim. | TED | سمعت هذه الكلمات لأول مرة عندما كنت في السادسة من عمري، وكنت في غاية الإلهام حينها. |
İki hafta sonra, trajik haberi duyduğumda Pete'in yaşadığı sokağın sonunda bir evi boyuyordum. | TED | بعد أسبوعين، كنت أطلي منزلاً في نهاية شارع بيت حين سمعتُ ذلك الخبر المأساوي. |
Üreme Adaletini ilk duyduğumda 23 yaşındaydım. | TED | كنتُ أبلغ من العمر 23 عاما عندما سمعتُ لأول مرة عن العدالة الإنجابية. |
En son duyduğumda, şehirde taksicilik yapıyordu. Tabi bu yıllar önceydi. | Open Subtitles | آخر ما سمعته عنه انه يقود سيارة تاكسي اجره في المدينة |
Doğru, bak iyi bir hikaye duyduğumda bunu anlarım sanırım. | Open Subtitles | أنظر , أعتقد أني سأعرف القصة الجيدة عندما أسمعها |
Düştü. Ağladığını duyduğumda panikledim. | Open Subtitles | إنها سقطت عندما سمعتها تبكى ، شابنى الذعر. |
Fakat bakire olduğunu duyduğumda fazladan yardıma ihtiyacı olduğunu anladım. | Open Subtitles | لكن لحظة سماعي عن عذريتها علمت أنها تحتاج مساعدةً إضافية |
Geri geldiğini duyduğumda da, beni affettiğini sandım. | Open Subtitles | عندما سَمعتُ بأنّك عائدة إعتقدتُ بأنّك غْفرُت لي |
Bir müzisyen ve besteci olarak bu kelimeyi duyduğumda aklıma bunun gibi bir şey geliyor. | TED | وكموسيقية وملحنة، عندما أسمع هذه الكلمة، يتبادر إلى ذهني شيء من هذا القبيل. |
Ama duyduğumda anlayacağım. Selam kızım. Prova nasıldı? | Open Subtitles | .لكن سأعرفه عندما أسمعه أنتٍ يافتاة كيف كانت البروفة ؟ |
En son duyduğumda bir restorant açıyordun. Nasıl gidiyor? | Open Subtitles | اذا اخر ماسمعت لنك كنت على وشك افتتاح مطعم,مالذي حصل الان؟ |
Onun bu hikayesini duyduğumda hakkında yazı yazdım ve 24 saat içerisinde ayaklanma etkisi yaratarak savcıların suçlamaları düşürmesini sağladı. | TED | عندما علمت بقصتها، كتبت عنها، وفي خلال 24 ساعة، أحدثت هيجانا لدرجة أن النيابة العامة أسقطت كل التهم. |
Patlamayı duyduğumda, ...köpeği dışarı çıkarıyordum. | Open Subtitles | أنا كُنْتُ أَتْركُ الكلبَ خارج، عندما أَسْمعُ الإنفجارَ. |
Jeju adasına iş için geldim. Mo Ne'nin doğum günü olduğunu duyduğumda uğrayayım dedim. | Open Subtitles | لقد جئت برحلة عمل الى جزيرة جيجو وسمعت بعيد ميلاد موني لذا جئت الى هنا |
Son duyduğumda akıl hastanesine yatmıştı. | Open Subtitles | هذا آخر ماسمعته لقد عادت للمستشفى النفسي |
O çatıdan atılmadığını duyduğumda, sevindim. | Open Subtitles | كنتُ سعيدة لسماعي أنّك لم تسقط من ذلك السطح. |