ويكيبيديا

    "duygusal olarak" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • عاطفياً
        
    • عاطفيّاً
        
    • وعاطفياً
        
    • عاطفي
        
    • عاطفيا
        
    • العاطفية
        
    • عاطفية
        
    • عاطفيًا
        
    • وجدانياً
        
    Diğer bir deyişle, politik olarak haklı olabiliriz ama duygusal olarak yanlış. TED بكلمات أخرى، بإمكاننا أن نكون على حق سياسياً لكن على خطأ عاطفياً.
    Dün gece onun size duygusal olarak bağlandığını açıkça gördü. Open Subtitles كان واضحاً جداً إليه ليلة أمس بأنها أصبحت متورطة عاطفياً
    Başını omzuma koydu. Sanırım duygusal olarak etkilendim. Open Subtitles وأسند رأسه على كتفي، أعتقد أنّي مجروح عاطفيّاً
    duygusal olarak, kocalarını karılarını,kız ya da erkek arkadaşlarını içlerinde saklı bulunan gizli tuutkuyu paylaşmaya korkan insanlar görüyorum. Open Subtitles وعاطفياً , فأنا أراى الكثير من الناس يخافون مشاركة أزواجهم أوزوجاتهم أو صديقاتهم أو أصدقائهم السر الذي يثير شهوتهم
    Oh. RB: Burada da robotu engellemelerini söyledik. Bu kadın ilk defa robotu gerçekten duygusal olarak köşeye sıkıştırdı. TED رودني: الآن، هنا طُلب منهم منع الروبوت، والسيدة الأولى هنا تورط الروبوت في وضع عاطفي.
    Onu çoğalıcıları yapabilecek zekada yapmasına rağmen duygusal olarak olgunlaştırmamış. Open Subtitles جعلها ذكية بما فية الكفاية لبناء الربلكيتورز وغير ناضجة عاطفيا
    Bu ortalama, sağlıklı görünen ergen bir kız ve hayatındaki duygusal olarak en hassas zamanındaki bu geri bildirimi alıyor. TED هذه فتاة مراهقة بمظهر صحي عادي تستلم ردودا كهذه في أكثر الأوقات العاطفية الحساسة من حياتها
    Ona karşı bağlılığın var gibi ama duygusal olarak değil. Open Subtitles يبدو أن لك بعض الولاء له لكن لا علاقة عاطفية
    Bunun anlamı, çocuklarımızın ekonomik olarak değersiz ama duygusal olarak paha biçilemez olduğu çağda çocuk yetiştirmektir. TED وهذا يعني أن ننشئ أطفالنا في عصر يكونون فيه عديمي القيمة الاقتصادية ولا يقدرون بثمن عاطفيًا.
    duygusal olarak, bana inanmak istiyorsun. Bilimsel olarak, emin olamıyorsun. Open Subtitles وجدانياً أنتَ تودّ أنّ تصدقني، علمياً لستَ متأكداً من ذلك.
    Sorunlarınla, duygusal olarak sağlıklı insanların yaptığı gibi yüzleşmediğini düşünüyorum. Open Subtitles أنت لا تَتعاملُ مع المشاكلِ الطريق ناسِ صحّيينِ عاطفياً يَعملونَ.
    Eğer duygusal olarak hazır olmasan, sen seks yapar mıydın? Open Subtitles أعني، لو لم تكن مستعداً عاطفياً أتود حينها ممارسة الحب؟
    Bir kaç yıla kadar, duygusal olarak hazır olduğunda tonla seks yapacaksın. Open Subtitles خلال بضعة سنوات عندما تكون مستعداً عاطفياً سوف تمارس الكثير من الجنس
    Belli ki içlerinden birini incitmişsin. duygusal olarak tabii ki zira fiziksel olarak nereden bilebilirsin ki? Open Subtitles واضح أنّكَ جرحتَ إحداهن عاطفيّاً إذ جسديّاً، مَن عساه يدري؟
    On beş yaşında bir çocuğun ailesinden ayrı yaşaması, duygusal olarak ona zarar vermez mi sizce? Open Subtitles و عيشه بعيداً عن والديه بعمر 15 عاماً ألا تعتقدين أنّه يؤذيه , عاطفيّاً ؟
    duygusal olarak dengesiz olanlar için sinek kâğıdı gibiyim. Open Subtitles -ليس خطأك أنا بمثابة قنّاص ذباب للمضطربات عاطفيّاً
    Hücre cezası aslında insanı zihinsel, fiziksel ve duygusal olarak kırmak için dizayn edilmişti. TED قد تم تصميم الحبس الانفرادي في الأصل للتسبب في انهيار الشخص عقلياً، وعاطفياً و بدنياً.
    Bir adamı fiziksel ve duygusal olarak öyle bir baştan çıkar ki sana kendi halkının en sıkı korunan sırlarına erişmene izin versin. Open Subtitles لغواية رجل , جسدياً وعاطفياً لذا فقد منحك الأسرار ذات الأهمية القصوى لقومه
    Fiziksel ve duygusal olarak yeniden hissetmeye başlayınca yeniden nüksetmesini önlemek için yeni şeyler denemem gerektiğini fark ettim. Open Subtitles و عندما بدأت أشعر مرة أخرى جسدياً وعاطفياً أدركت أنني بحاجة إلى تجربة أشياء جديدة لمنع انتكاس المرض
    Yaşlı bir bunağın bir yere nasıl duygusal olarak bağlı olabileceğini, ve ayrılmak istemeyeceğini anlayabilirim. Open Subtitles بالتأكيد أفهم تفكير امرأة تعاني من الشيخوخة ربما لديها ارتباط عاطفي بالمكان ولا ترغب في تركه
    Böylesine zeki, eğlenceli ve duygusal olarak 8 yaşında büyük bir erkekle tanışmak harika. Open Subtitles إنه لأمر رائع لذا لمقابلة رجل ذكي ومضحك وله عمر عاطفي ما بعد 8
    Her şeyi çözdüğünü sanıyorsun ama aslında duygusal olarak rahatsızsın. Open Subtitles و تتظاهرين بأنك متماسكة و لكن بالحقيقة أنت مدمرة عاطفيا
    Demek istediğim hem pratikte hem de duygusal olarak. TED وأعني سواء من الناحية العملية أو العاطفية.
    Bart'ın toot - tootu duygusal olarak tatmin ettiği açık. Open Subtitles من الواضح أن بارت يملأ حاجة عاطفية لدى تو تو
    Aşk öngörülemez, aşk yaratıcıdır, aşk iletişim ve disiplin gerektirir, sinir bozucu ve duygusal olarak talep edicidir. TED الحب لا يمكن التنبؤ به، الحب خلّاق، يتطلّب الحب التواصل والانضباط، إنّه محبط ومتطلّب عاطفيًا.
    Ama onlar için hazır değildim. Fiziksel, zihinsel ve duygusal olarak. Open Subtitles لكني كنت غير جاهزة لها، جسدياً، أو عقلياً، أو وجدانياً.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد