ويكيبيديا

    "eğer şanslıysak" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • اذا كنا محظوظين
        
    • إن كنا محظوظين
        
    • إذا كنا محظوظين
        
    • لو كنا محظوظين
        
    • إن حالفنا الحظ
        
    • إذا حالفنا الحظ
        
    • إن حالفنا الحظّ
        
    • إن كُنا محظوظين
        
    • و ان كنا محظوظين
        
    • وإذا كنا محظوظين
        
    • لو كنّا محظوظين
        
    Eğer şanslıysak, anterior damarındadır ve müdahale edebiliriz. Open Subtitles اذا كنا محظوظين , سيكون في الأمام و سيكون بإمكاننا رؤيته
    Eğer şanslıysak "Ses"e ulaşırız. Open Subtitles استعدوا لتعقبه "اذا كنا محظوظين سيقودنا ل"الصوت
    Ve Eğer şanslıysak, her şeyin... yüzünde, hayatın yüzünde buluruz. Open Subtitles و إن كنا محظوظين . . سندرك في مواجهة أي شئ
    Eğer şanslıysak, belki bazı güvenlik kameraları... ilk görüntüleri yakalamayı... Open Subtitles إذا كنا محظوظين فربما تكون كاميرات المراقبة قد صورت أول
    Hepimiz, Eğer şanslıysak, yaşlanırız. Open Subtitles نحن جميعاً، لو كنا محظوظين سنكبر حتى الشيخوخة،
    Eğer şanslıysak birkaç ucubeyi de hallederiz. Open Subtitles و نقتل بعض الأوغاد بطريقنا إن حالفنا الحظ
    Bu duygu insanın hayatında bir ya da iki kez gelir, tabii Eğer şanslıysak. Open Subtitles هذا الشعور لا يأتي إلا مرة واحدة أو مرتان إذا حالفنا الحظ.
    Eğer şanslıysak yavaş yavaş silinir. Open Subtitles اذا كنا محظوظين , نختفي بشكل هادئ
    Eğer şanslıysak bunların hepsi sona erecek. Open Subtitles و اذا كنا محظوظين كل هذا سينتهي معها
    Eğer şanslıysak, katille boğuşmuştur. Open Subtitles ,اذا كنا محظوظين هي تعاركت مع قاتلها
    Eğer şanslıysak, belki üniversiteye başlayınca bize neler olduğunu anlatır. Open Subtitles إن كنا محظوظين ربما في وقتٍ ما في السنة الاولى من الجامعة ستخبرنا عن الأمر كله
    Eğer şanslıysak, gittiği her yeri göreceğiz. Open Subtitles إن كنا محظوظين فسنرى كل شيء ينوي القيام به
    Eğer şanslıysak, bir gün bütün bu olanlar bitecek. Open Subtitles ولكن إن كنا محظوظين في يوم من الأيام سوف ينتهي كل هاذا
    Ama bazen Eğer şanslıysak birisi kapıyı açıyor ve o kapıdan geçme cesaretini bulmak kendi elimizde. Open Subtitles لكن كل فترة, إذا كنا محظوظين شخص ما يقوم بفتح الباب والأمر يعود إلينا, بأن تتملكنا الشجاعة
    Eğer şanslıysak, Saat 6:00 da yapılacak müzakerelerden önce onu geri alacağız. Open Subtitles الآن ، إذا كنا محظوظين فلا يزال بوسعنا الوصول بها إلى المفاوضات فى السادسة
    Eğer şanslıysak yaratık çocuğa ne olduğunu bilen biridir. Open Subtitles لو كنا محظوظين فهو يعر ما حدث للفتى الوحش ذلك
    ama ben hala burdayım, Eğer şanslıysak, onlarla iletişime geçeceğiz. Open Subtitles إن حالفنا الحظ ربما أمكننا التواصل معهم
    Eğer şanslıysak hayatımızda bir ya da iki kez böyle bir şey hissederiz. Open Subtitles هذا الشعور لا يأتي إلا مرة واحدة أو مرتان إذا حالفنا الحظ.
    Şafak söküp avukatlar gelene kadar. O da Eğer şanslıysak. Open Subtitles حتّى الفجر قبل أن يظهر المحامين، هذا إن حالفنا الحظّ.
    Eğer şanslıysak, katilin ardında bıraktığı bir şey olabilir. Open Subtitles إن كُنا محظوظين أثــرتـركة القــاتل خلفـة
    Eğer şanslıysak çocuğu öldürülmeden bulmak için 6 günümüz var. Open Subtitles و ان كنا محظوظين فلدينا 6 أيام للعثور على الصبي قبل أن يقتل
    Eğer şanslıysak onların ruhlarını öldükleri yerde suyun üzerinde yüzerken görebiliriz. Open Subtitles وإذا كنا محظوظين فقد نتمكن من رؤية أرواحهم عائمة فوق المياه حيث صعدوا وماتوا
    O da Eğer şanslıysak. Open Subtitles لو كنّا محظوظين.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد