| Eğer sakıncası yoksa birkaç soru sormak isterim. | Open Subtitles | إذا كنت لا تمانع أود أن أسائلك بعض الأسئله |
| Size birkaç soru sormak istiyorum, Eğer sakıncası yoksa. | Open Subtitles | ، أود أن أسألك بضعة أسئلة . إذا كنت لا تمانع |
| Bak, bu evde daha fazla kalacağımı zannetmiyorum Eğer sakıncası yoksa, yalnız kalmak isterim. | Open Subtitles | انظر, لا أعرف إذا ماكنت سأبقى في المنزل مدة أطول لذا إذا لم تمانع أود أن اكون مع نفسي |
| Eğer sakıncası yoksa burada biraz uzanacağım. | Open Subtitles | أعتقد أنني سأستلقي هنا فحسب لبضع دقائق إذا لم تمانع |
| Eğer sakıncası yoksa, gitmek istediğim bir yer daha var. | Open Subtitles | إن لم تمانع.. هناك مكان آخر أود المرور به. |
| Eğer sakıncası yoksa, Dr. Stevens... | Open Subtitles | (لو لم تمانعين أيتها الطبيبة (ستيفنز . |
| Aslında çıkıyordum, Eğer sakıncası yoksa. | Open Subtitles | أنا في الواقع في طريقي للخارج، إن لم تمانعي |
| Eğer sakıncası yoksa, düğün alayıyla birlikte bir resim çekilebilir misiniz? | Open Subtitles | لو أنك لا تمانع هل تتخذ وضعاً من أجل صورة. في عملية زواج.. |
| Eğer sakıncası yoksa... | Open Subtitles | لذا إذا لا تمانع... |
| Tahminime göre sen de öyle değilsin, Eğer sakıncası yoksa iş başına dönüp, cinsel tercihimden daha fazlasını verebileceğimi göstermeye devam etmek isterim. | Open Subtitles | وأعتقد أنك لست هنا لنفس السبب كذلك، لذا إذا كنت لا تمانع ،أود العودة للعمل لأواصل عرض أن لدي الكثير لأقدمه |
| Eğer sakıncası yoksa, sana yemek ısmarlayacağım. | Open Subtitles | إذا كنت لا تمانع ، سأشتري لك عشاء |
| Eğer sakıncası yoksa motivasyon için konuşmacımız burada. | Open Subtitles | لدينا محاضرا لتحفيز الجماهير هنا... ... إذا كنت لا تمانع. |
| Ayakta durmayı tercih ederim, Eğer sakıncası yoksa. | Open Subtitles | أفضل أن أقف, إذا كنت لا تمانع |
| Eğer sakıncası yoksa oğluma bir hediye alacağım. | Open Subtitles | أريد شراء ابني هدية إذا كنت لا تمانع ؟ ! |
| Um... Eğer sakıncası yoksa gelip beni çıkarır mısınız acaba? | Open Subtitles | كنت أتساءل إذا لم تمانع أن تصعد وتخرجني |
| Eğer sakıncası yoksa, ilkönce onlarla ben tanışmayı isterim. | Open Subtitles | أريد مقابلتهم أولاً إذا لم تمانع. |
| Eğer sakıncası yoksa bir göz atacağım. | Open Subtitles | -لابد أن ألقي عليها نظرة بأي حال.. إذا لم تمانع. |
| Ben girmesem iyi olur, sevgilim, Eğer sakıncası yoksa. | Open Subtitles | أحبذ ألا تدخل عزيزي إن لم تمانع |
| Operasyon tam olarak nedir, Eğer sakıncası yoksa? | Open Subtitles | ما هي العمليّة، إن لم تمانع سؤالي؟ |
| - Tam da hikâyenin ortasındasın. - Eğer sakıncası yoksa efendim. | Open Subtitles | كلا (فريدي), كنت بمنتصف قصتك - سيدي, إن لم تمانع - |
| Kızla bir bağlantısı var. Eğer sakıncası yoksa. | Open Subtitles | لديه علاقة مع الفتاة إن لم تمانعي |
| Eğer sakıncası yoksa biraz yön bilgisine ihtiyacım var. | Open Subtitles | أريدك أن تكوني دليلتي إن لم تمانعي |
| Eğer sakıncası yoksa, gidip komodine bakacağım. | Open Subtitles | أنا لم اقصد - , لو أنك لا تمانع , سأبحث على الطاولات الجانبية |
| Eğer sakıncası yoksa. | Open Subtitles | إذا لا تمانع ؟ |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 