Sokakta Ecstasy satıcılarına böyle denir. | Open Subtitles | هذا مايدعون به موزع عقار النشوة في الشارع |
Kuzey Amerika'nın en büyük Ecstasy ithalatçısı ve dağıtıcısı olmak üzereyim. | Open Subtitles | أنا على وشك أن أصبح أكبر مستورد وموزع لعقار النشوة في أمريكا الشمالية |
Araçtan eroin yerine Ecstasy çıktı. - Emin misin? - Eminim tabii. | Open Subtitles | لقد أحضر لى اكستاسى فى العربه وليس بودره.كما اتفقنا |
Öğretmeniniz size hiç esrar ya da Ecstasy satmaya çalıştı mı? - Hayır. | Open Subtitles | هل قامت مدرستك ببيعك أقراص نشوة أو بانجو فى اى مرة؟ |
Beckham tarzı saçlarınla Ecstasy satarsan çok tutulursun. | Open Subtitles | لو بعت الاكستاسى , مع حلاقة بيكهام , ستصير نجما |
Sirkte tanıştığım bir hatunla yaşıyordum O Ecstasy almıştı ve benim evimin adresini biliyo... | Open Subtitles | كنت أعيش مع تلك الفتاة التي التقيت بها في الرجل المشتعل كانت على حبوب الهلوسة و حصلت على رقم P.I.N بطاقتي |
"Ecstasy" olmadığı kesin. O güçlü bir afrodizyaktır. | Open Subtitles | حسنا، يمكننا أن نستثنى النشوة أعني، ذلك به به إغراء كبير |
Morris tutuklamasını yaptığında Ecstasy operasyonu tarihe karışacak. | Open Subtitles | حالما يجري الإعتقال أعتقد أنقضية النشوة ستصبح تاريخاً |
yarım gram Sour Diesel,üç buçuk gram Grand Master Kush, bir gram mantar, 15 Ecstasy hapı, bir porno dergisi, beysbol sopası, bir de 27 Hours filminden kalmakamera mevcut. | Open Subtitles | نصف أونصة قنب ، ثلاثة و نصف جرام من المخدر أونصة عيش غرب مخدر و 15 قرص من عقار النشوة مجلة جنسية و مصرب بسيبول |
Ölen kız, Anna, polisler aşırı dozda Ecstasy'den öldüğünü düşünüyor. | Open Subtitles | الفتاة التي ماتت,آنا الشرطة تظن انها تناولت الكثير من حبوب النشوة |
Biri Harlem'de, diğer ikisi Village'de 5'i de aşırı dozda Ecstasy olarak belirtilmiş. | Open Subtitles | نعم,واحد في هارلم و اخران في حي فيلج كلهم صُنفوا على أنهم ضحايا جرعة زائدة من حبوب النشوة |
Ecstasy, çoğu kez bir randevu tecavüzü ilacı olarak kullanılır ama hiç bu şekilde kanamaya neden olduğunu görmedim. | Open Subtitles | حبوب النشوة تستخدم بشكل متكرر كدواء للإغتصاب لكنني لم أراها تسبب نزفا بهذا الشكل |
Araçtan eroin yerine Ecstasy çıktı. - Emin misin? - Eminim tabii. | Open Subtitles | لقد أحضر لى اكستاسى فى العربه وليس بودره.كما اتفقنا |
Eroin yerine Ecstasy çıkmış. | Open Subtitles | العربه بها اكستاسى بدلا عن الهيروين |
Bilirsin, Ecstasy alıp, hayvanat bahçesine giderim. | Open Subtitles | أوه، تَعْرفُ، نشوة واردِ ويَذْهبُ إلى حديقةِ الحيوانات. |
Birkaç saat öncesine kadar Ecstasy kaçakçılığından haberim bile yoktu. | Open Subtitles | قبل بضعة ساعات، لم أعلم بشأن تجارة حبوب نشوة |
Beckham tarzı saçlarınla Ecstasy satarsan çok tutulursun. | Open Subtitles | لو بعت الاكستاسى , مع حلاقة بيكهام , ستصير نجما |
Bana Proctor'un Ecstasy operasyonlarını anlatacaksın. | Open Subtitles | ستخبرني بشأنِ عمليات إنتاج حبوب الهلوسة الخاصة ب(براكتر). |
Bu iki adam, Güneybatı'nın en büyük Ecstasy tedarikçisi. | Open Subtitles | هؤلاء الرجلين الأكبر مجهّزو النشوةِ في المنطقة الجنوبية الغربيةِ. |
Yanımda biraz acid ve Ecstasy de var. | Open Subtitles | لدي أيضا بعض أٌقراص الهذيان والنشوة |
Taksi şoförü olduğumu biliyor. Ufak tefek Ecstasy işiyle uğraşıyorum. | Open Subtitles | أنها تعرف أننى أمتلك شركه الأجره وأتعامل قليلا بالاكستاسى |