- Ava burada değil çünkü Edward Darby'e karşı tanıklık teklifinizle ilgilenmiyor. | Open Subtitles | - ايفا ليست هنا- لأنها ليست مهتمة بعرضك بالشهادة ضد ادووارد داربي |
Lafı geçmişken bu davayı kabul ettiğinde Edward Darby ile Jessica Pearson'ın üzerinden kazanmanız halinde yönetici ortaklık için bir yan anlaşma yaptınız mı? | Open Subtitles | بالحديث عن الأمر عندما قمت بتقبل هذه القضية، هل قمت بعمل صفقة جانبية مع ادووارد داربي حينما وافق على ان |
İşin gerçeği Edward Darby senin elinde bir koz olmasaydı bu anlaşmayı yapmazdı. | Open Subtitles | الحقيقة هي ان ادووارد داربي لن يقوم بعمل هذه الصفقة الا اذا كان لديك نفوذ و تعلم ان داربي لا يمكن ان يخسر |
Her zaman neyi yapıyorsam, Edward Darby'nin isteklerini temsil ediyorum. | Open Subtitles | ما أفعله دائماً (تنفيذ رغبات (إيدوارد داربي |
Pisliğin teki olan eski ortağımın elinden şirketimi kurtarmak için Edward Darby ile birleştim. | Open Subtitles | (لقد اندمجت مع (إيدوارد داربي لإنقاذ شركتي من الإختطاف عن طريق شريك سابق لعين |
Bilsin veya bilmesin önemi yok çünkü Edward Darby haberi olduğunu belirttikten sonra Bay Specter'ın mesul olmasına imkan yok. | Open Subtitles | و سواء علم ام لا الأمر ليس له صلة طالما ان ادووارد داربي اشترط انه علم وذلك يجعل السيد سبيكتر عرضة للإتهام على كل حال |
Önemi var çünkü iki gün önce Bay Specter Edward Darby'den ayrılmak için arkandan anlaşma yapmaya çalıştı. | Open Subtitles | اذاً الأمر ذا صلة لأن قبل يومين السيد سبيكتر حاول ان يعقد صفقة مفادها انه سينفصل عن ادووارد داربي من دون علمكم |
Edward Darby cinayete azmettirdi. Bir şansımız yok. | Open Subtitles | ادووارد داربي)، متورط بجريمة قتل و نحن) ليس لدينا فرصة |