Yani saçma gibi görünen tost çizme egzersizi net, uyumlu ve düzenli olmamıza yardımcı oluyor. | TED | تمرين رسم عملية تحميص الخبز يبدو سطحيًا، لكنه يساعدنا في توضيح المشكلة وتنظيمها. |
Şimdi ayağa kalkıp ayna egzersizi yapalım. | Open Subtitles | الأن يتوجب علينا القيام وأداء . تمرين المرآة |
Gerçekten kilo kaybetmek istiyorsan Carl'ın "Ultra Aşırı Vücut egzersizi'ni" denemelisin. | Open Subtitles | إذا رغبت بخسارة الوزن حقاً فعليك أن تجرب تمارين كارل القاسية |
Bu yüzden bilinçli dinlemenizi geliştirmek için, yanınızda götürebileceğiniz beş basit egzersizi veya aracı sizinle paylaşmak isterim. Ne dersiniz? | TED | لذا أريد ان اتشارك معكم بخمسة تمارين أو أدوات يمكنكم ان تستخدموها من اجل تحسين الانصات الواعي هل تريدون هذا ؟ |
- Yok canım. - egzersizi doğru ayarlarsanız gerek yok. | Open Subtitles | ـ إلهي، لا ـ لن تفعلي هذا إذا عايرت التمارين |
Hiç kasılma egzersizi denemiş miydin? Bu insan öldürücü mayının ağırlığı üç buçuk kilogramdır. | Open Subtitles | لا بد ان تتمرن سوف نبدا بتمارين ثمانية ارطال |
Her sabah 15 dakika fazladan yoga egzersizi ile iyileştirmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أعالجه كل صباح بربع ساعة اضافي من تمرينات اليوغا. |
Ayrıca bu programın daha önceki çerçevesinden kotarılmış bir egzersizi denemeye özellikle davet ediyorum. | TED | وأريد أن أدعوكم بالخصوص أن تحاولوا القيام بتمرين بسيط مستوحى من الأطر الأولية لهذا المنهج. |
evet, bu bir güven egzersizi geriye doğru kendinizi bırakın ve sizi yakalamasına izin verin | Open Subtitles | الآن، هذا تمرين ثقة تسقطين للخلف وتعتمدين على زوجك لكي يمسك بك |
Sizi harekete geçirmek için. Bu bir itiş gücü egzersizi. | Open Subtitles | أمّا ما يُحقّق الهدف، فهو تمرين قوّّة الدّفع |
Bu sırada, Lindsay ve Tobias, rol değişimi egzersizi yaparak... birbirlerinin kırılganlıklarını anlamaya çalışıyorlardı. | Open Subtitles | وفي الوقت نفسه , ليندسي و توباياس كانوا يصلون لنقاط ضعفهم مع تمرين عكس الأدوار |
Bu sırada, Lindsay ve Tobias, rol değişimi egzersizi yaparak... birbirlerinin kırılganlıklarını anlamaya çalışıyorlardı. | Open Subtitles | وفي الوقت نفسه , ليندسي و توباياس كانوا يصلون لنقاط ضعفهم مع تمرين عكس الأدوار |
Cinsiyet değişimi egzersizi. İyi bir aktörde olması gereken bir şey. | Open Subtitles | انه تمرين الجنس الاخر, اخى هذا ما يميز الممثل الجيد |
- Diplomasi egzersizi yapmıyoruz. Bir adam katledildi. | Open Subtitles | ذلك ليس تمرين دبلوماسي , يوجد رجل تم ذبحه |
Size her konuşmamadan önce yaptığım altı ses egzersizi göstereceğim. | TED | سأريكم ستة تمارين لإحماء صوتكم التي أقوم بها قبل كل كلمة |
Stress giderici Balıkları seyrediyorsun bitkileri suluyorsun, nefes egzersizi yapıyorsun, tansiyonunu takip ediyorsun rahatlatıcı müzik dinliyorsun ve rahatlıyorsun. | Open Subtitles | إدارة الضغط العصبى، ترقب الأسماك رىّ النباتات أداء تمارين التنفّس الخاصة مراقبة ضغط الدم |
Kalça egzersizi yapar, biraz sıkılaştırırsan bu işi kıvırabilirsin. | Open Subtitles | انتي تفعلين تمارين للجسم وهذهِ جيده , سينجح الامر |
Bazı insanlar egzersiz yapmayı çok daha zor bulabilir ve bazıları da egzersizi daha kolay olarak görebilir. | TED | يرى بعض الناس التمرين أكثر صعوبة، والبعض الآخر ربما يرى التمارين أسهل. |
Bu egzersizi özellikle imkansız olmadan zor olacak şekilde tasarladık, aslında form seviyemizi yükselten diğer pek çok egzersiz gibi. | TED | صممنا هذا التمرين خصيصًا ليكون تحديًا متوسطًا، لكن ليس مستحيلًا، كمعظم التمارين التي تُحَسِن لياقتنا البدنية. |
Ne zaman? İki hafta önce de iniş egzersizi yapmışlar ve sorun çıkmamış. | Open Subtitles | لقد قاموا بتمارين الهبوط قبل أسبوعين من دون أي مشاكل |
Her gün konuşma egzersizi yapıp birlikte şarkı söylüyoruz. | Open Subtitles | نحن نقوم بتمارين النطق كل يوم أو نغني معاً |
Mesela... onun bunu ne kadar sık yaptığı... zavallı çocuk, o içki alemi ve kusmaları aerobik egzersizi sanıyor olmalı. | Open Subtitles | مع أنها تردد دوما الطفله المسكينه تعتقد بان هذه هي البدايه وتتم الحرق في تمرينات الايروبيك. |
Tekrarlama egzersizi yaparken o kişi bize doğru yapar. | Open Subtitles | لذا فعندما نقوم بتمرين متكرر، ويقوم به شخص ما لنا. |
egzersizi bırakınca, kasları zayıfladı. | Open Subtitles | و عندها ترتخي العضلة |