çok çok ince, mavi bir egzos çizgisi var sanki o çizgi bu yapıyı birlikte tutan şu şeyin arasından gidiyor. | TED | هناك خط رفيع جدا من دخان العادم الازرق يمر عبر هذا الشيء و الذي سيكون نوعا ما الدرب الذي يجعل الامر يتماسك معاً. |
Parmak izlerinden egzos borusuna kimin taktığını öğreniriz. | Open Subtitles | البصمات ستخبرنا من وضع الطرف الآخر في أنبوب العادم |
İçeri egzos gazı veren bir boru bulduk. | Open Subtitles | كان هناك قطعة أنبوب وجدناها ضخت بخار العادم في شاحنتك |
egzos borusundan beslenmek istediğim zamanlar olmadı değil. | Open Subtitles | حسنا مر وقت كنت اتمنى فيه ان اضع خرطوماً فيه من العادم جميل |
Her soğutma ünitesinin altına altı tane Gerstler tıkmışlar bu yüzden ana arter fonksiyonlarında zorlanıyorsunuz,... ve başka bir baypas sistemi ile egzos'u tekrar çalıştırmak zorunda kalıyorsunuz. | Open Subtitles | ستة من نبتات (إبرة الراعى) تم حشرها تحت كل دافع تهوية... لذلك أحكمت بشدة وظيفة شريانك الرئيسية... وأنت قمت بالإنهاء ويجب أنت تعيد العادم من نظام طريق جانبي |