egzotik hayvanlar imparatorluğun her tarafından Britanya'ya getiriliyordu. | Open Subtitles | جلبت الحيوانات الغريبة إلي لندن من أنحاء الإمبراطورية |
Her türlü yiyecek, baharatlar, egzotik hayvanlar... | Open Subtitles | لدى كل أنواع الغذاء و التوابل و الحيوانات الغريبة |
Platformlarda hizmet veren dalgıçlar bir çok egzotik hayvanlar üzerinde ayrıcalıklı bir gözlem elde ediyorlar. | Open Subtitles | الغواصين الذين يعملون في المنصات يحصلون على نظرة حصرية على بعض الحيوانات الغريبة |
Raporları getirdim. Müsabaka için egzotik hayvanlar yakalanmasını istemiştiniz. | Open Subtitles | لدي تقارير حول أسر الحيوانات الغريبة |
Başkan, kendi mülkümde egzotik hayvanlar barındırma isteğimi reddetti. | Open Subtitles | العمدة رفض طلبي لأمتلك منزل حيوانات غريبة في ملكيتي الخاصة |
egzotik hayvanlar arena da salıveriliyor bazen dövüştürülüyordu. | Open Subtitles | كانت ثمة حيوانات غريبة يتم اطلاق سراحها في الحلبة و قد تتقاتل مع بعضها البعض |
Spikerliği egzotik hayvanlar ile sınırlayı deneyin, Bayan Wick. | Open Subtitles | حاول تحديد الوصف إلى الحيوانات الغريبة يا آنسة (ويك). |