Az önce gördüğünüz sayılara ek olarak: film sektöründe kadınların cinsellikle öne çıkarılması erkeklere oranla çok daha yüksek. | TED | بالإضافة إلى الأرقام التي شاهدتموها للتو، غالبًا ما تُصَوًّر النساء في الأفلام بطريقة جنسية أكثر من نظرائهم من الرجال. |
Cinselleştirilmiş görüntülerin yerine veya bunlara ek olarak şiddet içerikli medya akışına sürekli maruz kalmak sorunlarımıza yol açıyor olabilir. | TED | ويمكن أن يكون التعرض إلى دفق مستمر من وسائل الإعلام العنيفة بدلًا من أو بالإضافة إلى الصور الإباحية المسبب لمشاكلنا. |
Yüzdeki 43 bıçak yarasına ek olarak sperm izleri bulundu. | Open Subtitles | هناك 43 طعنة على الوجه لوحده بالإضافة إلى آثار مني |
Buna ek olarak iklim bilimciler kızların eğitim ve öğretimini küresel ısınmayı tersine döndürecek 80 faaliyetten altıncısı seçti. | TED | إضافة إلى ذلك، صنف علماء المناخ مؤخراً تعليم الفتيات في المرتبة الـسادسة من أصل 80 حدث لوقف الاحتباس الحراري. |
Ona güvenilirliğini artırmana ek olarak devam edip etmeme arasında kalacak. | Open Subtitles | وبالإضافة إلى تعزيز مصداقيتك معه سيجعله يشك بالمضي قدماً أم لا |
Şirket müşterilerimize ek olarak, 25 yabancı ülkeyi temsil ediyoruz. | Open Subtitles | بالإضافة إلى زبائننا المتعلقون بالشركات نحن نمثل 25 بلد أجنبى |
Buna ek olarak hasta ilişkileri, hasta başındaki davranışlarımızı tekrar gözden geçireceğiz. | Open Subtitles | بالإضافة إلى ذلك، سنولي اهتمامنا مجدداً للتواصل مع المرضى وأخلاقيات التعامل معهم |
Hipotermiy ek olarak kafa derisi kesilmiş, sarsıntı, ve çok sayıda morluk. | Open Subtitles | بالإضافة إلى انخفاض حرارة الجسم, وقالت انها قطعت رأسه, صدمة وكدمات عديدة. |
Banka hizmetlerimize ek olarak, ayrıca uluslararası bir müzayede eviyiz. | Open Subtitles | بالإضافة إلى الخدمات المصرفية لدينا، نحن أيضا مبنى المزاد عالمي |
Siber silahlar doğası gereği tehlikelidirler, ama ek olarak, daha da dengesiz bir ortamdan ortaya çıkıyorlar. | TED | حتى الأسلحة الالكترونية هي خطيرة بطبيعتها ، لكن بالإضافة إلى ذلك، انها ناشئة في بيئة غير مستقرة أكثر من ذلك بكثير. |
Ayrıca her ikisi de kesindir. Tamam, ama buna ek olarak, sese dayalı testler uzman değillerdir. | TED | وكلاهما دقيق على حد السواء. حسناً، ولكن بالإضافة إلى ذلك الاختبارات المستندة إلى صوت لاتحتاج إلى خبرة. |
ek olarak, tahmin ediliyor ki insan nüfusunun yüzde 2'sinin hayatının bir döneminde kronik yarası olacak. | TED | بالإضافة إلى ذلك، فإنه يقدر أن حوالي اثنين في المئة من السكان سيتعرضون لجرح مزمن في مرحلة ما من حياتهم. |
Ve barikatlara ek olarak... ..bütün gece sokaklarda devriye gezmenizi istiyorum. | Open Subtitles | إضافة إلى إغلاق الطرق أريد دوريات الطرق أن تجوب طوال الليل |
Buna ek olarak, durum kesinlikle lehimize değil. Tüm dünya gazetelerinin birinci sayfalarındaki resimleri gördünüz mü? | Open Subtitles | إضافة إلى ذلك , اظروف ليست في صالحنا مطلقاً |
Buna ek olarak ikincil, daha biyolojik ve aynı önemdeki soruyu düşünelim: Bu oyun ne kadar sürecek? | TED | وبالإضافة إلى ذلك، دعونا ننظر أيضا، إلى ثاني سؤال بيولوجي أكثر وبنفس القدر من الأهمية : الى متى ستستمر هذه اللعبة ؟ |
İşte temel yasa ve inanılmaz uzunluktaki tesadüf serileri ve şans sonuçları, ek olarak onlar da orada. | TED | إنه القانون الأساس وهذه السلسلة الطويلة من الحوادث غير المعقولة، أو فرصة النتائج ، التي هناك بالإضافة لذلك. |
Bunlara ek olarak, cinsel organlarda tahribat. | Open Subtitles | وبعض التشوهات الإضافية للمنطقة التناسلية |
Buna ek olarak, nesneleri büyüttüğümüz için katmanları elimine ediyoruz ve parçalar yekpare. | TED | بالاضافه الى ذلك، و ﻷننا ننتج أجسام فنحن نلغي الفواصل الطبقية، لتصبح اﻷجزاء متجانسه و متحدة |
ek olarak, bu işlemin sinir sistemime zarar verebilme riski var. | Open Subtitles | وعلاوة على ذلك , هناك خطر داخلي قد يضر بالمسالك العصبية. |
ek olarak, onlara bu ayrıcalık için izinli oldukları süre için maaşlarını alacaklarını da söyleyeceksin. | Open Subtitles | علاوة على ذلك ستخبرهم انهم سيردون الدين من اجل هذه الاجازة وهذه الاعانة المالية |
Aynı büyük ölçekli yapıyı gördük, ama ek olarak küçük ölçekli yapılar da vardı. | TED | نرى نفس الهياكل الضخمة ولكن بالاضافة الى ذلك نفس الهياكل الاقل ضخامة. |
Ve ek olarak... | Open Subtitles | وكعلاوة إضافية... |
Buna ek olarak, maddi ve manevi zararların tazmini için dava açmaya karar verdik. Yine belirteyim, bunu yaparken daha önce hiç kullanılmamış hükümleri kullandık. | TED | و بالإضافة إلى ذلك، قررنا أيضاً أن نقاضيهم على الأضرار المدنية، مرة أخرى بواسطة قانون لم يُستخدم من قبل، و لكننا استخدمناه من أجل قضيتها. |
Ve ek olarak, şu anda Londra'daki en şanssız adamım. | Open Subtitles | وبالاضافة لهذا,انا فى هذه اللحظة, اكثر رجل سئ الحظ فى لندن. |
ek olarak, ordu, Batı Kızılderilileri'nin rezervasyonlardan çıkmasını yasaklayan emirler yayınladı. | TED | أضف على ذلك القوانين العسكرية التي تمنع السكان الأصليين الغربيين من مغادرة محمياتهم. |
Buna ek olarak, sıvının içine doğru inen ve objeyi sıvıdan çıkaran bir tablası var. | TED | بالاضافة الى ذلك، فهي تحتوي على درجه تنخفض في هذا العجين و تسحب الجسم خارج السائل. |
Anlamak zor çünkü "ek olarak" diyor ama neye ek olduğunu anlayamadım. | Open Subtitles | أنه صعب الفهم لأنه يقول بالأضافة إلى لكني لا أَفهم بالإضافة إلى ماذا؟ |