Nadasa bırakarak daha sağlıklı bir geleceğin tohumlarını ekmiş ve sevdiklerimle tekrar biraraya gelmiştim. | TED | وبالمضي قدماً زرعت بذوراً لمستقبل اكثر صحة واشراقاً وكنت قد توحدت مع من احب |
Kahramanlık hikayeleri bunların içine asilik tohumları ekmiş. | Open Subtitles | زرعت فيهم بذور التمرد من خلال هذه الحكايات البطولية |
Onun etrafına hanımeli ve kır çiçekleri ekmiş. | Open Subtitles | و زرعت المئات من الزهور البرية.. |
Milyarlarca yıl önce Dünya'ya hayat tohumlarını ekmiş olabilecek kuyrukluyıldızlar gibi... | Open Subtitles | مثلها مثل المذنبات التي ربما زرعت بذور الحياة على (الأرض) قبل مليارات السنين |