ويكيبيديا

    "elbisesi" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • فستان
        
    • ثوب
        
    • ملابس
        
    • بدلة
        
    • رداء
        
    • الفستان
        
    • فستانها
        
    • لباس
        
    • زي
        
    • فساتين
        
    • بذلة
        
    • ثياب
        
    • اللباس
        
    • الفساتين
        
    • وفستان
        
    Evet giydim. Evet, evet kadın elbisesi giydim. Bir elbise giydim. Open Subtitles نعم , أنا أرتدي فستان نعم نعم , أنا أرتدي فستان
    İşte bu yüzden CD kapağındaki adam kadın elbisesi giyiyordu. Open Subtitles عشان كده الراجل اللى على السى دى كان لابس فستان
    Güzel bir elbisesi vardı. Open Subtitles كانت ترتدي رداءً جميلاً ثوب فلاحين صغير ..
    Laura, Philip'in yeni kız arkadaşıyla tanışacak ve siyah elbisesi yok. Open Subtitles لورا ستقابل صديقة فيليب الجديدة ولم يكن عندها اي ملابس سوداء
    Porsche süren ve 300 dolarlık takım elbisesi olmayan her zenciyi durdurabilirsin. Open Subtitles أيّ زنجي يقود سيارة بورش ولايملك بدلة بقيمة 300 دولار، يمكنك إيقافه..
    Bir gece elbisesi giymesi için dil döktüğüm ilk kadın sensin. Open Subtitles أنت الإمرأة الأولى أنا أبدا كان لا بد أن أقنع إلى رداء مسائي.
    Şehir parkı tuvaleti düğün elbisesi için pek uygun bir yer değil. Open Subtitles الحمام في حديقة المدينة ليس المكان الأكثر ملاءمة للبس فستان الزفاف, لكن
    Carlotta'nın siyah elbisesi ve incileriyle değiştirilir. Open Subtitles فى مقابل فستان شارلوتا الأسود وعقدها اللولى
    İki: Hiç siyah giymiyorsa neden siyah bir elbisesi var? Open Subtitles لماذا ارتدت فستان سهرة أسود في حين أنها لم ترتدي اللون الأسود من قبل ؟
    İki: Hiç siyah giymiyorsa neden siyah bir elbisesi var? Open Subtitles لماذا ارتدت فستان سهرة أسود في حين أنها لم ترتدي اللون الأسود من قبل ؟
    Gece elbisesi yarışması var... mayo yarışması var.... Open Subtitles لدي العديد من المشاغل هناك منافسة ثوب المساء هناك منافسة مايوه السباحة
    Sen genç bir kadınsın. Genç bir kadının hoş bir elbisesi olmalı. Open Subtitles أنتي شابه والشابه يجب أن يكون لديها ثوب جميل
    Ama eğer bulduğunuz bir düğün elbisesi ise -...bunu hemen unutabilirsiniz. Open Subtitles لكن اذا كنت ما وجدتيه هو ثوب زفاف يمكنك ان تنسى هذا
    Kadın elbisesi içinde olduğu için hastaneye kaldırıldığında erkek ya da kadınların olduğu bölgeye girişi engellendi. TED ونقلت إلى المستشفى، ولكن لأنها كانت ترتدي ملابس النساء، لم يتم استقبالها في قسم النساء أو الرجال.
    Böyle giyinip onu tekmelemek hasta elbisesi giyip acınmaktan daha iyi. Open Subtitles ..اعتقد أنني سأرتدي هذا مجددي وأقوم بالركل بدلاً عن تلقي الشفقة من الناس وأرتدي ملابس المرضى
    Porsche süren ve 300 dolarlık takım elbisesi olmayan her zenciyi durdurabilirsin. Open Subtitles أيّ زنجي يقود سيارة بورش ولايملك بدلة بقيمة 300 دولار، يمكنك إيقافه..
    Beyaz bir hastane elbisesi gibi bir şey giyiyordu. Open Subtitles لقد كَانَ يَلْبسُ مثل رداء المستشفى الابيضِ.
    Anneni, kırmızı elbisesi ve altın ayakkabılarıyla ekranda gördüğünde gurur duyacaksın. - Bu, neden bu kadar önemli? Open Subtitles ولكن سوف تكون فخورا عندما ترى امك وهى ترتدى الفستان الاحمر وتظهر على التليفزيون
    Yüzbaşı gerçekten, yeni elbisesi hakkında ne düşünüyorsunuz? Open Subtitles بأمانة يا كابتن,ما رايك فى فستانها الجديد ؟
    Hiçbir şey. Her nasılsa futbol kokteyl elbisesi gibi duruyor. Open Subtitles لا شيء, و لكنه يبدو و كأنه لباس كوكتيل كروي
    Bak sen şuna, ...mini tenis elbisesi ve her şey... Open Subtitles اه, يألهي, انظري الي زي التنس خاصتك. الزي وكل شيء.
    Ve parfüm sürüp kokteyl elbisesi giymek de istemiyorum. Open Subtitles و لا أريد أيضا التطيب و ارتداء فساتين مزركشة
    Hadi beyler! Tuhaf elbisesi ve iki kutup ayisi olan birisini bulmak zor olamaz. Open Subtitles هيّا أيها القوم، رجل يرتدي بذلة غريبة مع دبيين قطبيين لا أظن أن هذا صعب
    Saldırganın bir parça elbisesi elimizde olsa çok yardımı olurdu. Open Subtitles كان سيساعدنا لو أن لدينا قطعة من ثياب المعتدي
    Ve, küçük kız elbisesi içinde, Ajan Bowman. Open Subtitles وفى اللباس الذهبي ، العميل بومان دمر كودي بانكس
    Bowie kadın elbisesi giyiyor! Joe Nemeth jartiyer giyiyor! Open Subtitles . بووي , يلبس الفساتين . جو نيميث يلبس كذلك
    Pembe elbisesi varmış, kırmızı elbisesi varmış, mavi elbisesi varmış, yeşil elbisesi varmış, mor elbisesi, Open Subtitles كان لديها فستان قرنفلي وفستان أحمر فستان أزرق وفستان أخضر وفستان أرجواني

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد