Burada Batı'da bu Üçüncü Dünya işçi uygulamalarını eleştirmek kolay .. | Open Subtitles | هنا في الغرب من السهل انتقاد تصرفات العمالة في العالم الثالث |
Çin'in kötü davranışını eleştirmek yerine batı, kendi siyasi ve ekonomik sisteminin nasıl en üstün olduğunu gösteriyor olmalıdır. | TED | بدلا من انتقاد الصين بسبب السلوك السئ يجب على الغرب ان يظهر كيف ان نظامهم السياسي و الاقتصادي هو الاكثر تفوقا |
Bir fikir üreten, riske girmeyi göze alan birini eleştirmek kolaydır. | Open Subtitles | من السهل إنتقاد من يولد فكرة ويتحمل مسؤلية المخاطر التي تصحبها. |
Devletler, lahana çalmak veya kralın bahçesini eleştirmek gibi boş sebeplerle insanları idam etti. | TED | الحكومات اعدمت الناس لأتفه الأسباب مثل سرقة كرنب او إنتقاد الحديقة الملكية |
Tek becerebildiğin eleştirmek, bir kereliğine sana ilham gelse... | Open Subtitles | كل ما تجيد فعله هو انتقادي لو فقط يأتيك الإلهام مرة واحدة |
İlk feminist, batının entellektüel geleneğini kadınların uygunsuz tasvirleri, ...kuramsal kadın düşmanları ve genel olarak kadın haklarının yetersiz tanıtımından dolayı eleştirmek üzerine çalışırdı. | Open Subtitles | الأعمال النسوية في وقت مبكر تنتقد تقليد فكرية غريبة لاعتراض به تصوير النساء |
Kendime bir yer bulmak için dışarıdan gelip İran'a dönmüş biri olarak İslam devrimini ya da hükümeti eleştirmek benim üzerime vazife değildi. | TED | كنت الدخيلة التي كانت قد عادت الى ايران لايجاد مكاني، ولكن لم أكن في وضع يسمح بأن أنتقد الحكومة أو إيديولوجية الثورة الاسلامية. |
Junior. Bana eleştirmek düşmez ama, bunu niye yaptın be? | Open Subtitles | جونيور، ليس وظيفتي الانتقاد ولكن لماذا بحق الجحيم فعلت ذلك؟ |
Babam eve sadece eleştirmek için gelirdi. | Open Subtitles | الدي جاء للتو الى منزله لانتقاد. |
Evet, etrafımızdakileri eleştirmek doğamızda vardır. | Open Subtitles | نعم ، من طبيعتنا أن ننتقد من حولنا |
Tek eleştiri, ve insanlar bunu gerçekten eleştirmek istemiyor, çünkü bu insancıl bir çaba, kâr amacı gütmeyen bir çaba, ve eleştirmek biraz aptalca, açıkçası. | TED | الانتقاد الوحيد، والناس حقيقةً لا يريدون انتقاد هذا، لأنه جهد إنساني، لأنه غير ربحي، وأن تنتقده هو أمر غبي بعض الشيء، في الواقع. |
- Homer, eleştirmek kolaydır. - Eğlenceli de. | Open Subtitles | . كما تعلم ، من السهل جدّاً انتقاد أحدهم - . هذا ممتعٌ أيضاً - |
Tek becerebildiği, insanları eleştirmek. | Open Subtitles | كل ما تستطيع فعله هو انتقاد الناس |
Eleştirildiği zaman deli gibi yemek yiyen birini eleştirmek zordur. | Open Subtitles | يصعب إنتقاد أحداً يأكل كلما تعرّض للإنتقاد |
Mutlu bir evliliğin sırrının yolumuzdan sapıp birbirimizi eleştirmek olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا فقط لا أعتقد أن السر لزواج سعيد أن نحيد عن طريقنا فقط من أجل إنتقاد بعضنا البعض. |
Tüm amacınız beni eleştirmek. | Open Subtitles | وجودكِ نفسه هو إنتقاد مستمر لي. |
Beni sadece eleştirmek yerine benim tarafımdan da bakmayı deneyebilirsin. | Open Subtitles | حقا,بدال انتقادي يمكنك النظر من ناحيتي |
Tek bildiğin eleştirmek. | Open Subtitles | كل ما تفعلينه هو انتقادي |
Koltuğunda rahat rahat otururken eleştirmek kolay. | Open Subtitles | حسنا من السهل أن تنتقد هؤلاء اللاعبين من مكانك على الأريكة |
Eğer bir daha yönetimimizi eleştirmek istersen bir zahmet e-posta gönder. | Open Subtitles | المرّة المقبلة حين تنتقد قيادتنا ابعث لنا بريدًا إلكترونيًّا لعينًا |
Dairenizi eleştirmek niyetinde değilim, ama tuvalet bir sorun. | Open Subtitles | ، لا تسئ فهمي من فضلك ... لا أحاول أن أنتقد شقتك . و لكن المرحاض مشكلة |
Kasık tüyleri tamamen çıkan bir adamı eleştirmek benim neyime. | Open Subtitles | حاشا لي أن أنتقد رجل بعانة كاملة |
eleştirmek kolay, ama başka bir şey Yapılabilir mi? | Open Subtitles | الانتقاد سهل. ولكن هل تفعل شىء حيال ذلك؟ |
Etrafımızdakileri eleştirmek doğamızda vardır. | Open Subtitles | من طبيعتنا أن ننتقد من حولنا |