ويكيبيديا

    "elinizde" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • لديكم
        
    • يديك
        
    • بحوزتك
        
    • أيديكم
        
    • لديك
        
    • تملكون
        
    • بحوزتكم
        
    • يدّك
        
    • لديكما
        
    • تملكه
        
    • ومعك
        
    • عندكم
        
    • حوزتكم
        
    • حصلتم
        
    • بحوذتك
        
    İstasyonunuzdan kaçırılan çocukla ilgili elinizde yeni bir bilgi var mı? Open Subtitles هل لديكم أية معلومات عن الفتى الذي تم اختطافه من محطتكم؟
    elinizde, öç almaya çalışan yapay zekâlı maket uçaklar ordusu var. Open Subtitles الآن لديكم جيش من الطائرات الآلية الصناعية الذكية تبحث عن الثأر.
    Peki elinizde misinaya geçirebileceğim herhangi bir uskumru var mı? Open Subtitles عظيم هل لديكم سمك من نوع الماكرال لأستطيع استخدامه كطعم
    - elinizde bir seri katil var. - Monk, kadın boğularak öldürülmüş. Open Subtitles ـ ان القاتل المحترف بين يديك ـ مونك المرأة قد تم خنقها
    - Metin ve üzerinde posta kutusunun adresi yazan mektup hâlâ elinizde mi? Open Subtitles أيزال النص بحوزتك إضافة إلى الرسالة مع رقم صندوق البريد؟ لا
    Sizin elinizde ve benim elimde ve çocuklarımızın elinde. TED إنه بين أيديكم ويدي وتلك التي لدى أطفالنا.
    Pekala, Dr. Hendrix. elinizde yeterince malzeme olduğundan emin misiniz? Open Subtitles حسنا، دكتور هندريكس، هل أنت متأكد أن لديك المواد الكافية؟
    Şimdi elinizde 5 milyon yazar var ve 5 milyon davacı devasa bir toplu dava demek. TED حسنا لديكم خمس ملايين، هذا يعني، خمس ملايين كاتب وخمس ملايين مدعي هي دعوى قضائية هائلة.
    Howard ürün çeşitlerine baktı ve şöyle dedi: elinizde ölü bir domates toplumu var. TED هاورد نظر إلى خط إنتاجهم وقال, لقد ماتت صناعة الطماطم لديكم.
    Biliyor musunuz, ortada bir dava yok. elinizde fiziksel hiçbir kanıt yok. Open Subtitles تعلمون أنه لا توجد قضيه هنا ليس لديكم أى أدله ماديه
    40 senedir elinizde olmasına rağmen bir şey öğrenemediniz mi? Open Subtitles كان لديكم هذا لمدة 40 عاما ولا تعرفون شيئا عنهم ؟
    Geçit teknolojisinde uzmanlaşmamış kişiler olarak, muhakkak elinizde çok fazla sayıda olmalı. Open Subtitles بالنسبة لإناس لم يبرعوا في إستخدام البوابة لديكم الكثير منهم بالتأكيد
    Böyle girdiğim için üzgünüm. elinizde evrensel uzaktan kumanda var mı? Open Subtitles أسف على تطفلي عليك هل لديكم جهاز تحكم من بعد شامل هنا؟
    elinizde olan materyaller gezegeninizin nasıl bir ev olacağını belirler. Open Subtitles العناصر التي تتيحها بين يديك لتطوّع المنزل الذي سيصبحه كوكبك.
    Kullanmanız gerekebilir diye anahtarınızı elinizde tutuyorsunuz. TED تُبقين مفاتيحك في يديك في حالة احتجتِ لاستعمالها.
    Sadece kodlu telefon ile beni ara... Sen elinizde. Open Subtitles كل ما عليك فعله هو أن تتصل بي بواسطة الهاتف المشفر الذي بحوزتك
    elinizde bulunan akıllı cep telefonları da ya da yakında bulundurduğunuz telefonlar. TED الهواتف الذكية التي إما أن تكون في أيديكم أو قريبة بما فيه الكفاية بحيث يمكن الوصول إليها بسرعة
    İdeal olan, elinizde iyi kağıt olması ve onları iyi kullanmanızdır. Open Subtitles بالشكل الطبيعي، عندما يكون لديك بطاقات جيدة، ستلعب بها بشكل جيد
    elinizde üstüne gideceğiniz bir şey kalmasın diye o dövmeyi kesti. Open Subtitles لقد ازال ذلك الوشم لكى يوضح انكم لا تملكون شيئا ضده
    elinizde tuttuğunuz o füzeleri o lanet şeyleri, Dünya ve Mars yüz yıldan fazladır birbirlerine doğrultuyor. Open Subtitles و تلك الصواريخ التي بحوزتكم الأرض والمريخ وجهو تلك الأشياء اللعينه ضد بعضهم البعض لأكثر من مائة سنة
    - Bununla nasıl yaşıyorlar anlamıyorum. - Numaranız sağ elinizde olsun! Open Subtitles لا تستطيع تخيّل كيف يعيشون معه رقمك في يدّك اليمنى
    elinizde aksini ispatlamak için hiçbir delil yok. Open Subtitles أنتم يارفاق ليس لديكما دليل لإثبات خلاف ذلك
    Diğer konu ise,eğer her şey parmak uçuşlarınızda ise, elinizde olan zaman avantajı. TED والمسألة الأخرى هي الأستفادة من وقتك الذي تملكه إذا كان لديك كل هذه الأشياء في متناول يدك.
    35 yıl önce, elinizde onbin rupiyle oraya gittiniz. Open Subtitles ذهبت هناك منذ 35 سنة ومعك 10 دولار فى جيبك
    Ve insan avcılara ihtiyacım var. elinizde kaldıysa tabii. Open Subtitles وأحتاج الى صيادين بشريين، هذا كل ما لدي أن لم يكن عندكم شيء؟
    elinizde bir seçenekler havuzu var, bu seçeneklerden birini seçeceksiniz ve aynı kararla yarın da karşı karşıya kalacaksınız. TED في حوزتكم مجموعة من الخيارات، ستختارون أحدها، من ثم ستتعاملون بالضبط مع نفس الخيار في اليوم الموالي.
    Herkes kredi kartı kullanırken, elinizde büyük bozuk para torbaları var. Open Subtitles لقد حصلتم على حقيبة مليئة بالقروش بينما الجميع يستخدم بطاقات الائتمان
    Mnh-mnh. Nasıl elinizde olduğunu açıklamak ister misiniz? Open Subtitles هل تود أن تفسر لماذا هو بحوذتك ؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد