Sana gelince, annen Ulu Ellis Grey bile bir hata yaptı. | Open Subtitles | وأنت, حتى أمكِ، (أليس غراي) العظيمة, إرتكبت خطأً. |
Ameliyata Cerrahi Şefi Ellis Grey girecek. | Open Subtitles | رئيسة قسم الجراحة، (أليس غراي) ستقوم بإجرائها. |
- Ellis Grey ne isterse o olur. | Open Subtitles | مهما يكن ما تريده (أليس غراي). تعلمين هذا. |
Harper Avery Ödülünü alan Ellis Grey'in resmini arıyorum. - Neden? | Open Subtitles | أبحث عن صورة لـ"هاربر إيفري" التي ربحتها (أليس غراي). |
Ellis Grey'in Harper Avery Ödülünü kazandığı ilk yıl çekilmiş bir fotoğrafını arıyorum. | Open Subtitles | د(ويبر)، أبحث عن صورة لـ(أليس غراي) مع جائزة "هاربر إيفري" الأولى لها. |
Ellis Grey'e ölüm döşeğindeyken Meredith'e göz kulak olacağımı söylediğimden bahsetmiş miydim? | Open Subtitles | هل ذكرت لكِ أنني وعدت (أليس غراي)... وهي على فراش الموت أنني سأرعى (ميرديث)؟ |
- Ellis Grey'e karşı savunamam. | Open Subtitles | ليس إن كانت (أليس غراي)، لا أستطيع. |
Ellis Grey kardiyolojiye uygunsun deyince... | Open Subtitles | حسنا، عندما تقول (أليس غراي) انكِ جيدة للقلبية... |