Sizin de Emrettiğiniz gibi hesaplarınıza tam erişim imkânı tanıdım. | Open Subtitles | كما أمرت, أعطيتها الحق الكامل لكل حساباتك |
Emrettiğiniz gibi filo çoğalıcılarla çarpışmaya devam ediyor. | Open Subtitles | الاسطول يستمر بالتشابك مع المستنسخين كما أمرت |
Emrettiğiniz üzere, bir tanesini yedekte sakladık... ama bunu niye yaptığımızı hâlâ anlamış değilim. | Open Subtitles | لقد تركنا واحدة احتياطية كما أمرت ولكني لازلت أعرف لماذا |
Neden peki? Emrettiğiniz üzere barikat dışında tutuklama yapılmıyor. | Open Subtitles | ألم تأمر بعدم القبض على أحد خارج الحاجز الأمنى |
Emrettiğiniz kısmi hava harekatları, | Open Subtitles | الضربات الجوية المحدودة التي طلبتها تم تحديدها |
Rapor, Bay Pennell? Nöbeti Emrettiğiniz gibi gerçekleştirdik. Kaybımız yok. | Open Subtitles | ، نحن نقوم بالراحه كما امرت . لا اصابات |
Emrettiğiniz gibi inşaata başladığımızdan beri ormanı en iyi şekilde koruyoruz. | Open Subtitles | ، كما أمرت ، نحن نقلل من أي تعكير يحدث للغابة إلى أدنى حد ونحن بالكامل نحترم ذلك أثناء مرحلة البناء |
Fakat karantina Emrettiğiniz için, sormak zorundayım. | Open Subtitles | لكن كما أمرت بتطبيق إجراءات الحجر الصحي الإلزامي فمن واجبي أن أسأل |
Emrettiğiniz gibi ofisin eski bakıcısının nerede olduğunu araştırdım. | Open Subtitles | كما انت أمرت, بحثت عن مكان وجود خياطة قديمة للمكتب |
Orman Emrettiğiniz gibi temizlendi efendim. Lâkin, örümcekler cenuptan gelmeye devam ediyor. | Open Subtitles | لقد نظّفنا الغابة كما أمرت يا سيّدي ولكن المزيد من العناكب لا تنفك تأتي مِن الجنوب |
Emrettiğiniz gibi Bay Cole'u getirdim efendim. | Open Subtitles | التقريرمع السيد كول, كما أمرت سيدى0 |
Emrettiğiniz gibi hallettik. | Open Subtitles | -الحراس والعربة ؟ -تم الاهتمام بهم كما أمرت |
Tanrı'ya şükür ki, şu anda bertaraf edildi. Emrettiğiniz saray tadilatlarına başlandı. | Open Subtitles | اعمال بناء جلالتكم قد بدأت كما أمرت |
Emrettiğiniz gibi sırayla nöbet tutuluyor. | Open Subtitles | الورديات مستمره طوال الوقت مثلما أمرت |
Hürrem Hatun, hızla iyileşiyor. [İbrahim] Emrettiğiniz üzere, her daim bilgi alıyorum. | Open Subtitles | فالأخبار تصلني بانتظام كما أمرت |
Emrettiğiniz gibi üretime başladık yüce imparatorum. | Open Subtitles | بدأنا الأنتاج كما أمرت,صاحب الجلالة. |
Emrettiğiniz gibi Haliç cephesini açmaya çalışıyoruz. | Open Subtitles | نحن نحاول أن نخترق منطقة "القرن الذهبى"كما أمرت |
Emrettiğiniz gibi yapardım Gardiyan'ım ama uşağım bana Arayıcı'nın da orada olduğunu söyledi. | Open Subtitles | سأفعل كما تأمر ، أيها "الصائن". لكن" جالبالشقاء"تابعي، قال ليّ أن الباحث معها. |
- Emrettiğiniz gibi, Lordum. | Open Subtitles | كما تأمر يا سيدي |
Emrettiğiniz Telgraf Baskı Tipi... | Open Subtitles | آلات طباعة التلغرافات التي طلبتها |
Emrettiğiniz kargo hazırlandı. | Open Subtitles | لدينا الشحنة التي طلبتها |
- Tam Emrettiğiniz gibi, Ekselansları. | Open Subtitles | - كما امرت سيدي - |
Onu kargo bölümünden geçirmeleri için Gizli Servis'i görevlendirdim ve sizin de Emrettiğiniz gibi, şu an üç numaralı konferans odasında. | Open Subtitles | طلبت من شعبة الحماية إدخاله عبر المدخل الجانبي ومن ثم إيصاله بشكل رصين إلى غرفة الاجتماعات رقم 3 -كما أمرتِ |