Dördüncü Sanayı Devrimiyle igili, bunu siz daha iyi bilirsiniz, beni endişelendiren şey şu. | TED | الثورة الصناعية الرابعة، حسناً، أنتم أدرى بها منّي، ولكن ما يقلقني |
Beni endişelendiren şey, yukarıdaki bebek doğuracak kız. | Open Subtitles | ما يقلقني هو أن الفتاة ستلد في وقت قريب. |
Beni en çok endişelendiren şey, ağzını tutamaman. | Open Subtitles | أكثر ما يقلقني هو التباهي والتحدّث بهذا الأمر |
Beni en çok endişelendiren şey 30000 kişi olmadığı zaman... | Open Subtitles | أكثر شيء يضايقني.. هو إذا لم يكن لديك 30000.. من الحضور |
Seni endişelendiren şey bu, değil mi? | Open Subtitles | هذا ما يقلقك إذن |
Bütün güvenceler bir yana, beni asıl endişelendiren şey hesap verebilirlik. - Hesap verebilirlik mi? | Open Subtitles | بغضّ النظر عن التعهدات، فالمسؤوليّة هي ما يُقلقني. |
Beni endişelendiren şey bana kolayca yalan söyliyebilmen. | Open Subtitles | ما يقلقني هو كم مدى سهولة كذبكِ عليّ يا جوين |
Beni endişelendiren şey Ulvbane ve Sweker'ların birbirlerine çok yakın olması. | Open Subtitles | ولكن ما يقلقني هو المحادثات بين أولبونا و سويركرز |
Benim kanla bir sorunum yok. Asıl endişelendiren şey mürekkep. | Open Subtitles | ليس لديّ من مشكلة مع الدماء، ما يقلقني هو وقّع الأقلامِ. |
Beni endişelendiren şey şu: Unutmak yerine tepki göstermeleri. | Open Subtitles | ما يقلقني هو هذا التعبير انسى أن تكون معنا أو ضدنا |
Beni endişelendiren şey, onun için fazla iyi olduğunu düşünmem. | Open Subtitles | أعتقد أن ما يقلقني هو أنني أظن أنكِ عبء ثقيل على كاهله. |
Beni endişelendiren şey, bilginin nasıl ve kim tarafından kullanıldığı. | Open Subtitles | كيفية استخدام المعلومات هو ما يقلقني ومن يستخدمها |
Şu anda, beni endişelendiren şey düşmanlarımız. Bize karşı kullanmak istedikleri silah ellerinde. | Open Subtitles | ما يقلقني حاليًا أعداؤنا، لديهم السلاح وينوون استخدامه ضدّنا. |
Biliyor musun, beni en çok endişelendiren şey bu Zenos'u almak için evini satışa çıkartan bu küçük adam. | Open Subtitles | تعرف ما يقلقني أكثر هو أن الرجل المسكين الذي رهن بيته ليشتري زينوس |
Beni en çok endişelendiren şey 30000 kişi olmadığı zaman... | Open Subtitles | أكثر شيء يضايقني.. هو إذا لم يكن لديك 30000.. من الحضور |
Seni endişelendiren şey dünyaya yaptığın katkıların genel toplamıysa Harold bunun için bir çözümüm var. | Open Subtitles | اذ كان مجموع مساهماتك للعالم ما يقلقك ،(هارولد) لدي حل |
Beni en çok endişelendiren şey beni affetmeleri için hayatta kalan zamanımın yeterli olup olmaması. | Open Subtitles | أكثر ما يُقلقني هو... ماذا إذا إحتاجوا وقتاً لمُسامحتي أكثر من الذي سأعيشه؟ |