Bu sabahtan beri kayıp Gerçekten endişelenmeye başladım | Open Subtitles | وهي مفقودة منذ صباح هذا اليوم. انني حقا بدأت أقلق |
Dünden beri geri dönmedi gerçekten endişelenmeye başladım. | Open Subtitles | إنها لم تعود منذ البارحة ولقد بدأت أقلق عليها |
Şimdiye kadar araması gerekirdi. endişelenmeye başladım. | Open Subtitles | كان يجب أن يتصل بي بحلول هذا الوقت لقد بدأت أقلق |
Ama bu sabah sirenler çalmaya başlayıp da ondan haber alamayınca endişelenmeye başladım. | Open Subtitles | لكن عندما سمعت صفارات الإنذار هذا الصباح، و لم أسمع صوته بدأت بالقلق |
Bütün gece eve gelmeyince endişelenmeye başladım. | Open Subtitles | عندما لم يعد للمنزل طوال الليل بدأت بالقلق عليه |
Siz geldikten sonra endişelenmeye başladım. Geçen günü hatırlıyor musun? | Open Subtitles | بدأت بالقلق بعد أن جئت لمنزلي قبل أيام، أتذكرين؟ |
- İlk önce çocuklarımın güvenliğinden endişelenmeye başladım. | Open Subtitles | صدقاً، بدأت أشعر بالقلق فعلاً تجاه سلامة أطفالي |
Kendi yaşıtlarından etkilenmediği konusunda endişelenmeye başladım. | Open Subtitles | لقد بدأت أقلق حقا لاتحتك مع الأشخاص الذين في عمرها |
Pauline ve ben deniyoruz ama bir sene geçince, endişelenmeye başladım. | Open Subtitles | ظللنا أنا وبولين نحاول ولكن بعد مرور سنة, بدأت أقلق |
Pekala hayatım. endişelenmeye başladım. | Open Subtitles | حسنًا يا عزيزي، بدأت أقلق عليك.. |
İyice endişelenmeye başladım. | Open Subtitles | لقد بدأت أقلق عليك |
Bizi satacağından endişelenmeye başladım. | Open Subtitles | بدأت أقلق من ان تبيع شركتنا |
Bu adam için gerçekten endişelenmeye başladım. | Open Subtitles | لقد بدأت أقلق حول هذا الرجل |
Baban hakkında endişelenmeye başladım. | Open Subtitles | بدأت أقلق على والدك |
Aradım ama cevap vermedi. endişelenmeye başladım. | Open Subtitles | فعلت، لا يرد، بدأت أقلق |
Polisler beni cesetle birlikte bulacakları için endişelenmeye başladım. | Open Subtitles | لقد بدأت بالقلق بسبب أن الشرطــة كانت ستجدني مع الهذه الجثــة، |
Bilmiyorum, Chris. endişelenmeye başladım. | Open Subtitles | لا أعرف ياكريس، وقد بدأت بالقلق |
Sonra endişelenmeye başladım. Bu da ağrıyı arttırdı. | Open Subtitles | ثم بدأت بالقلق و ذلك ما جعل الالم أسوء |
Hadi ama, senin hakkında endişelenmeye başladım. | Open Subtitles | هيّا أنا بدأت بالقلق عليك يا رجل. |
Ama sonra endişelenmeye başladım. | Open Subtitles | لكني بدأت بالقلق |
Biraz endişelenmeye başladım, Frank. | Open Subtitles | لكنني بدأت بالقلق بعض الشيء هنا يا (فرانك) |
Ama son zamanlarda çevre konusunda biraz endişelenmeye başladım. | Open Subtitles | لكن في الآونة الأخيرة، بدأت أشعر بالقلق على البيئة |