Yoksa sen sokağın aşağısındaki aileye olanlar için mi endişelisin? | Open Subtitles | أو أنت قلق مما حدث. للعائلة التي في أخر الشارع. |
Elbette. Ailen için endişelisin. Tamam, gidip onlara bak. | Open Subtitles | بالطبع أنت قلق بشأن عائلتك إذاً إمضي وتحقق منهم |
- Niçin içeri girmesne bu kadar endişelisin? | Open Subtitles | لماذا انت قلق الى هذا الحد من دخولة هنا ؟ |
Sen de çok endişelisin. İşte hikayemiz bu olacak. | Open Subtitles | وأنتِ قلقة كالمرضى هذه هي الطريقة التي ستسرد في القصة |
- Buffy için mi endişelisin? - Evet. Her ikisi için. | Open Subtitles | أنتى قلقة عليها نعم ، عليهما هما الإثنتان |
Saçmalık olduğunu düşünüyorsan neden bu kadar endişelisin? | Open Subtitles | لماذا أنت قلق كثيرا إذا كنت تعتقد أنه كلام فارغ ؟ |
Başka bir öykün olmadığı için endişelisin. | Open Subtitles | صحيح أنت أمتنعت أنت قلق ألا يوجد معك قصه أخرى |
HIV testi negatif_BAR_çıkan biri için... fazla endişelisin. | Open Subtitles | قلت ان تحليلك الاخير كان سلبيا و لكنك تبدو فى قلق |
Esas sen endişelisin. Ne zaman endişeli olsan bunu yapıyorsun. | Open Subtitles | على اى حال انت قلق ايضاً انت لا تفعل هذا الا عندما تكون قلق |
Artık bütün şehir ona bakıyor, sen yine endişelisin! | Open Subtitles | الآن المدينة بأكملها تنظرلها وأنت قلق مرة أخري |
endişelisin, bana güvenemiyorsun çünkü kim olduğumu bilmiyorsun. | Open Subtitles | أنت قلق, لا يمكنك الوثوق بي لأنك لا تعلم من أكون |
Üzülecekleri için mi endişelisin yoksa hepsinden vazgeçmen gerektiği için mi? | Open Subtitles | أأنت قلق حول ذلك أو حقيقة أنّك تتخلى عنه؟ |
endişelisin. Kötü olmalı. | Open Subtitles | تبدين قلقة , لابد أنه كانَ أمراً مُخيفاً |
endişelisin biliyorum ama dertlenmek Whitney'i daha çabuk getirmeyecek. | Open Subtitles | أعرف أنم قلقة ولكن العمل بجد لن يرجع ويتني بشكل أسرع |
Para ve babamın çalışacak durumda olmamasından dolayı endişelisin. | Open Subtitles | أنـك قلقة حول النقـود لكون أبـي لا يقدر على العمـل |
Bizi o zararlı yola soktuktan sonra şimdi de endişelisin. | Open Subtitles | الآن أنتِ قلقة بعد أن أرسلتنا إلى طريق الأذى |
Sanırım bana söyleyeceğin bir şey var ama ne düşünürüm diye endişelisin. | Open Subtitles | حسناً , أعتقد لديكِ .. شيئاً لتقوليه لى لكن أنتِ قلقة حول ما أفكر |
Neden bu kadar endişelisin? | Open Subtitles | ما الذي يقلقك ؟ |
Anladığıma göre rehberlik yaptığın kişi hakkında endişelisin. | Open Subtitles | حالياً ، أنا أتفهم قلقك بصدد زبونك |
Sakladığı bir şey olmayan biri için, hakkında öğreneceğim şeyler konusunda fazla endişelisin. | Open Subtitles | بالنسبه لشخص ليس لديه ما يخفيه تبدين قلقه للغايه عن ما يعرفه الأخرون عنكِ |
Çok endişelisin. Bunu biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | أنتِ تقلقين كثيراً أنتِ تدركين ذلك , صحيح ؟ |
Karışıklık yaratmak konusunda her zaman endişelisin. | Open Subtitles | دائمًا تكون قلقًا من إحداث فوضى. |
Buradasın çünkü Ryan O'Reily hakkında endişelisin. | Open Subtitles | أنتَ هُنا لأنكَ قَلِق على رايان أورايلي؟ |
Neden bu kadar endişelisin? | Open Subtitles | . -لمَ أنتَ قلقٌ جداً ، الآن؟ |
Biraz fazla endişelisin, değil mi? | Open Subtitles | أنت متوتر قليلاً , ألست كذلك ؟ |