İlk kez bir yazı sınıfında öğretmenlik yaparken bayağı endişeliydim. | TED | عندما درست لأول مرة فصل الكتابة في الكلية، كنت قلقة. |
Esasen, insan hakları davalarını temsilden kaçınmama rağmen, çünkü bunun beni profesyonel ve kişisel olarak nasıl etkileyeceği konusunda cidden endişeliydim, bu durumu daha fazla görmezden gelemeyeceğime ve adalete olan ihtiyacın önemli olduğuna karar verdim. | TED | و بينما تورعت في الحقيقة عن تمثيل حالات حقوق الإنسان لأنني كنت قلقة حقاً حول كيف ستلقي عليّ بظلالها على الصعيد المهني والشخصي قررت أن الحاجة للعدالة كانت كبيرة جداً حتى أنني لم أستطع مواصلة تجاهلها. |
Onun yerine giyeceğim hakkında endişeliydim. | TED | بدلًا من ذلك، كنت قلقة بشأن ما سأرتديه. |
Açıkçası çok endişeliydim ama bu özgür ruh olayını sevmeye başladım. | Open Subtitles | يجب أن أقول أني كنت قلقاً لكني بدأت بحب شخصيتي الاستقلالية |
Bu düğün - mezuniyet karışımı konusunda endişeliydim kadınlarda verdiği sonuç başarılı. | Open Subtitles | كنت قلقاً بشأن مزيج حفل التخرج و الزفاف و لكنه النساء أحببنه |
Magnascopics'teki yangını duydum ve endişeliydim. | Open Subtitles | لقد رأيت الأخبار حول النار في ماجناسكوبيس و لقد قلقت |
Geçen yıl, benim haberimin açıklandığı gün, okulun ilk gününe denk geldi; karşılaşacakları şeyler yüzünden endişeliydim. | TED | اول يوم في المدرسة العام الماضي تزامن ان يكون يوم اعلان قراري، وكنت قلقة جداً حول ما سيواجهون. |
Vajinalar hakkında düşündüklerimizden ve vajinalar hakkında hiç düşünmememizden daha çok endişeliydim. | TED | كنت قلقة بصدد ما نعتقده عن المهابل, و اكثرا قلقا من أننا لا نفكر فيها. |
Uzay mühendisliğinin en yararlı uğraş olduğu ile ilgili endişeliydim. | TED | ولكني كنت قلقة من أن دراسة هندسة الفضاء ليس الأمر الأكثر فائدة. |
Kenya'daki bu ekibin uzay hakkında öğrendiğim bu teknolojiyi kullanamayacağından endişeliydim. | TED | كنت قلقة من أن هذا الفريق في كينيا لن يتمكن من استخدام التقنية التي كنت أدرسها بشان الفضاء. |
Biraz endişeliydim ama şimdiden kitaplarımı ve ödevlerimi aldım. | Open Subtitles | لقد كنت قلقة , ولكنني بالفعل لديَّ كتب وواجبات |
Ama hala çocuklarım Anna ve Harry için endişeliydim. | Open Subtitles | لَكنِّي كُنْتُ مازلت قلقة جداً بشأن أطفالِي آينا وهاري |
Çok endişeliydim ama harika işyaptın.Aferin! | Open Subtitles | وأنا مَن كنت قلقاً لقد قمت بعمل رائع، أحسنت |
Ve az da olsa tüm hisselerinizi satıp nakde çevireceğinizden endişeliydim. | Open Subtitles | و كنت نصف قلقاً من ان يزداد حماسكم و تبيعوا كل أسهمكم لتصرفوا المال |
Sadece yanlış şeyi yapıyorsun diye endişeleniyordum ve son zamanlarda da senin için çok endişeliydim. | Open Subtitles | لقد كُنتُ قلق من أن تفعلِ شيئاً خطأ. لقد كُنتُ قلقاً عليكِ مؤخراً. |
Kendi çocuklarım hakkında o kadar endişeliydim ki aptal yetişkin çocuklarımı unuttum. | Open Subtitles | هولت كان محقاً لقد كنت قلقاً جداً بشأن اطفالي لكني نسيت أمركم اطفالي الكبار الحمقى |
Evet kitap yüzünden endişeliydim ancak katil değilim. | Open Subtitles | نعم لقد كنت قلقاً من الكتاب لكنني لست بقاتل |
Ama diğer çocuklar ve Jimmy için de endişeliydim. | Open Subtitles | خفت وهربت, لكنِ قلقت على الأخرين وجيمي أيضاَ |
Çünkü en son bu köprünün üzerinde durduğumuzda hayır diyeceksin diye çok endişeliydim. | Open Subtitles | لانة فى اخر مرة وقفنا فيها على ذلك الجسر انا كنت متوتراً جداً خشية ان تقولين لا |
Teşkilattan ayrıldığımda ben de endişeliydim. | Open Subtitles | ...عندما تركت الخدمة كنت أنا كذلك كنت قلقا أعتقدت أنك لن تعود |
Dijital dosyalar kolay ama yedeklerinden endişeliydim. | Open Subtitles | الملفات الرقمية أمرها سهل لكني كنت قلقًا حيال النسخة الاحتياطية |
Aramızdaki bazı şeylerin rahatsızlık verdiğinden endişeliydim. | Open Subtitles | خشيت أن تصبح الأمور غير مريحة بيننا |