Ama ne yazık ki, burasıyla burasının arasında enerjinin çoğu aktarımdaki sızıntılar ve ısı gibi şeylere dönüşerek kayboluyor. | TED | و لكن لسوء الحظ، بين هنا و هناك، معظم هذه الطاقة تفقد لأشياء مثل التسرب أثناء النقل و الحرارة، |
Termal enerjinin yumurta moleküllerine yaptığı şeyi, mekanik enerji ortadan kaldırır. | TED | ما تقوم به الطاقة الحرارية لجزيئات البيضة يمكن عكسه بالطاقة الميكانيكية. |
Uyku, vücudunuzdaki enerjinin enfeksiyonla savaş için kullanılmasına öncülük eder. | TED | ويتيح النوم لجسمك المزيد من الطاقة من أجل مقاومة العدوى. |
Bence sürdürülebilir enerjinin geleceği büyük oranda kaçınılmaz, ama uzayda seyahat eden bir medeniyet olmak kesinlikle kaçınılmaz değil. | TED | اعتقد أن مستقبل الطاقة المستدامة حتمي إلى حد كبير، لكن أن نصبح حضارة تسافر عبر الفضاء ليس حتميًا بالتأكيد. |
Bizi bir gecede dünya çapında temiz enerjinin lideri yapacak. | Open Subtitles | ستجعل مِنا الشركة الرائدة عالميا للطاقة النظيفة فى ليلةِ وضحاها |
Çekirdek enerjinin dolmasında bir sıkıntı yaşandığı için, test sürüşü durduruldu. | Open Subtitles | يرجع ذلك إلى إعادة شحن الطاقة الأساسية . فلقد فشل الاختبار |
Öyle görünüyor ki, ...sözünü ettiğimiz enerjinin libidomuz, hazzımız olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | بمعنى، أعتقد أن الطاقة التي نتحدث عنها هي اللبيدو، رغبتنا الجنسية |
Kapatma prosedürü başlatır, enerjinin çoğunu keser, asansörleri durdurur, çıkışları kilitler. | Open Subtitles | يقوم النظام ببدأ الإغلاق يقتل معظم الطاقة, يوقف المصاعد, يقفل المخارج |
Elbette meselenin enerjinin transferinden ziyade değişimi olması, olayı daha ilginç kılar. | Open Subtitles | بالطبع، ما سيكون أكثر أهمّية، لن يكون تحويل الطاقة بل تبادلها. بمعنى؟ |
Hakkında pek düşünmesek de enerjinin ne olduğunu hepimiz biliyoruz. | Open Subtitles | حتى وإن لم نفكر بذلك أبداً جميعنا نعرف ماهي الطاقة |
Böylece geçen ışığı hesaplayıp enerjinin lazım olan kısmını alır. | Open Subtitles | يمرر المقدار المناسب من الموجات. ويمتص ما تبقى من الطاقة. |
Ancak makinede oluşan sürtünme önemli oranda enerjinin kaybolmasına neden oldu | Open Subtitles | ولكنّ الإحتكاك المتوّلد من الآلة، يتسبب في فقدان الكثير من الطاقة |
Tam tıraş edip, ehlileştirmek isteyeceğin tiplerden. İstenmeyen enerjinin dışarıda kalmasını sağlayacağını söylüyor. | Open Subtitles | للمسح والترويض قال أنه يحتفظ بكل الطاقة الغير مرغوبة في الخارج مع الحيوانات |
Vücudumuz öldüğünde o enerjinin bir yere gidiyor olması lazım. | Open Subtitles | عندما ترحل أجسادنا يجب أن تذهب هذه الطاقة لمكان ما |
Ama bunu bir keresinde okumuştum. enerjinin muhafazasıyla ilgili değil mi? | Open Subtitles | لكن قرأت هذا الأمر ذات مرة، كان حول الحفاظ على الطاقة. |
Buradaki herkesin öleceği kesin ama lazer o enerjinin büyük kısmını ışınlara taşıyacak. | Open Subtitles | بالتأكيد كل شخص هنا لكن الليز سوف يحول معظم تلك الطاقة إلى شعاع |
Dünyanın tükettiği enerjinin yarısı, dünya nüfusunun yedide biri tarafından harcanıyor. | TED | نصف الطاقة في العالم يستهلكها سبع سكانه |
Bu enerjinin dağılımını demokratikleştiren bir güç yapar, ki bu da markanız için son derece yararlıdır. | TED | هذا التوزيع للطاقة هو القوة الديمقراطية، التي هي أخيرا جيدة لعلامتك التجارية. |
Bu Tesla'yı, hayatı boyunca saplanacağı bir takıntıya sürükleyecekti: enerjinin kablosuz iletimi. | Open Subtitles | كان هذه بدايه لهوس أسر تيسلا لبقية حياته بث الطاقه في الهواء |
Şişme modeli erken evrendeki enerjinin kuantum dalgalanmalarını, sonradan galaksilerin oluşumunu sağlayacak gaz kümelerinin oluşumuyla bağdaştıran akıl kalmaz hızda, kısa süreli bir genişleme dönemi betimliyor. | TED | يشرح النموذج التضخمي فترة قصيرة من التوسع المذهل والسريع الذي يربط التقلبات الكمية في طاقة الكون البدائي، بتلك التشكلات من الكتل الغازية التي أدت لتشكل المجرات. |
Bir anda iki haftalığına ortadan kaybolman, sonra bir anda geri dönmen ve enerjinin bir kısmını kaybetmen gibi. | Open Subtitles | مثل حقيقة أنك إختفيت فجأة لأكثر من أسبـوعين ! و مثل حقيقة أنك الآن قد عـدت ! يبدو أنك فقدت الكثير من سرعتك و طاقتك |
Mavi enerjinin iki türü olduğunu biliyorsun değil mi? | Open Subtitles | -أتعلمُ أنّ هناكَ وضعيّتَين للطاقةِ الزرقاء؟ |
Gerçek anlamda sürdürülebilir ve karbonsuz enerjinin geleceğinde ne var? | TED | ما هو المستقبل لطاقة مستدامة حقاً، وخالية من إنبعاثات الكربون؟ |
Mavi enerjinin çalışma yapısı molekül ve anti-molekülden oluşuyor. | Open Subtitles | تبيّن أنّ الطاقةَ الزرقاء تركيبٌ لجزيءٍ و معاكسه. |
Tabii ki diğer özellikler de önemli ve nükleer enerjinin her türlü popülerlik sorunu var. | TED | بالطبع الخيارات المترية الأخرى مهمة، والطاقة النووية لها كل مشاكل القبول لدى الناس |
enerjinin, hayatı nasıl beslediğini anlamak için evren gelişirken, ona ne olduğunu tam anlamıyla anlamalısınız. | Open Subtitles | لفهم كيف ان الطّاقة تحافظ على الحياة، عليك أن تفهم بالضبط ما يحدث لها عندما يتطور الكون. |