En büyük eserini ancak 50'li yaşlarının sonuna geldiğinde yayınlatabildi: Şövalye romanlarına dair epik bir hiciv. | TED | لم يلمع نجمه حتى آواخر الخمسينيات من عمره حين نُشرت أعظم أعماله: رواية ملحمية تسخر من روايات الفروسية. |
Efsane, cinsel birleşmeyi, her erkeğin rahime yani kendisini doğuran o karanlık potaya yapması gereken epik bir yolculuk olarak tasvir eder" | Open Subtitles | تتخيّل الأسطورة إتّصال جنسي كرحلة ملحمية وذلك على الرجل أن يعود إلى الرحم البودقة المظلمة التي فقّسته |
Frobisher davasını yeniden doğuşun epik bir hikayesi olarak görüyoruz. | Open Subtitles | نحن نرى أن محاكمة فوربشر كقصة ملحمية لولادة جديدة |
Söz ver, gün gelir de çocuğun olursa ara sıra bakıcı tutup epik bir gece yaşamaya çıkacaksın. | Open Subtitles | عديني ان حظيتِ بأطفال أبداً أنك ستأتين أحياناً بجليسة أطفال ثم تأتي هُنا لتحظي بليلة ملحمية |
DNA sadece bir kimyasal değil, aynı zamanda dünya üzerindeki yaşam hakkında epik bir şiir. | Open Subtitles | عندما كانوا يصارعون من أجل البقاء خلال الـ 3 أو 4 مليارات سنة الأخيرة الحمض النووي ليس مجرد مادة كيميائية إنه قصيدة ملحمية عن الحياة على الأرض |
Modern Warfare adında epik bir oyun? | Open Subtitles | لعبة ملحمية لعبة الحروب الحديثة |