ويكيبيديا

    "erken saatte" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • مبكرا
        
    • الوقت المبكر
        
    • باكراً
        
    • في وقت مبكر
        
    • في الصباح الباكر
        
    • مبكرة
        
    • بوقت مبكر
        
    • باكرا
        
    • مبكراً هكذا
        
    • الوقت الباكر
        
    Böyle erken saatte rahatsız ettiğim için üzgünüm Bay Newland ama sizi görmem gerekiyordu. Open Subtitles اسفة على ازعاجك مبكرا هكذا يا سيد نيولاند ولكن, كان يجب ان اراك.
    Ve Cuma sabahı, erken saatte, onun ofisinden çalınmış. Open Subtitles والتى سرقت من مكتبه مبكرا فى صباح الجمعة
    Ama burada bu kadar erken saatte içmeyiz. Open Subtitles لكننا لا نشرب الخمر ف هذا الوقت المبكر من اليوم
    Pekala, kızımız alışveriş yapıyor, eve erken saatte geliyor. Open Subtitles حسناً، إذاً فقد عادت فتاتنا إلى المنزل باكراً مع البقالة
    Hayır. Her zamankinden daha erken saatte günlük felaket dozunu getiriyor. Open Subtitles كلا، إنها تسلّم جرعة الجحيم اليومية في وقت مبكر عن المعتاد
    Ceset bu sabah erken saatte bulunmuş. Kafkasyalı erkek, 20'li yaşların başında. Open Subtitles ، عُثر على الجثة في الصباح الباكر ذكر قوقازي في بداية العشرينات
    erken saatte yatmaya başlasan iyi olacak. Open Subtitles عليكم أن تعتادوا على النوم في ساعة مبكرة
    Sabah programı çok erken saatte yayınlanıyor biz de o saatlerde barda oluyoruz. Open Subtitles برنامجها الصباحي يأتي بوقت مبكر جداً ونكون وقتها مازلنا بداخل الحانة
    Sabah erken saatte çıktığınızı gördüm. Open Subtitles لقد رأيتكم ياشباب تخرجون باكرا هذا الصباح
    Annem bugünlerde çok daha erken saatte endişelenmeye başIıyor. Open Subtitles نعم ، حسنا ، أمى بدأت تقلق على مبكرا هذه الأيام
    Siz Amerikalı pilotlar genelde erken saatte saldırırsınız. Open Subtitles انتم ايها الطيارون الامريكيون عادة تهاجموننا مبكرا فى هذا اليوم.
    Siz Amerikalı pilotlar genelde erken saatte saldırırsınız. Otur. Open Subtitles أنتم الطيارون الأمريكيون تهاجموننا عادة مبكرا صباحا، اجلس
    Sabahları bu kadar erken saatte asla içki içmemiştim. Open Subtitles لم أتناول الشـراب من قبل في هذا الوقت المبكر من الصباح.
    Bu kadar erken saatte sadece çatlaklar ve fahişeler kalkar. Open Subtitles الأشخاص الوحيدين المستيقظين في هذا الوقت المبكر هم المجانين و العاهرات
    Böyle erken saatte kim olabilir? Open Subtitles من الذي يطرق الباب في هذا الوقت المبكر ؟
    Geceleyin işim var. Ama daha erken saatte uğrayabilirim. İstersen. Open Subtitles لديّ عمل متأخّر لليل للقيام به ولكن يمكنني التعريج عليك باكراً إن أردتِ
    Ama sonra kocam onu, hakimin öldüğü gün bayağı erken saatte kampüsten çıkarken görmüş. Open Subtitles ولكن زوجي رآه وهو يغادر مخبر الكيمياء في الجامعة، باكراً جداً في الصباح الذي سُمم فيه القاضي
    Onu erken saatte kulüpte gördüm. Open Subtitles رأيته في البلدة ، في الملهى ، باكراً
    Bu sabah erken saatte meydana gelmiş olmalı. Open Subtitles لابد أنّ الجريمة قد وقعت في وقت مبكر هذا الصباح.
    Çünkü Gammy bir önceki gece eve geç geliyor sen de çok erken saatte arıyorsun. Open Subtitles لأنك أحياناً تتصل في الصباح الباكر وقد عادت جدتك متأخرة بالليلة السابقة.
    Yarın mesaim erken saatte. Sorun değil. Open Subtitles لدي مناوبة مبكرة غداً
    Programı çok erken saatte olup kimse tarafından izlenmese de Robin Teyzeniz tam bir profesyonel gibi davranıyordu. Open Subtitles الآن ، بينما نعلم أن برنامجها يذاع بوقت مبكر جداً ولا أحد يشاهده
    Yemeği o kadar erken saatte yemekten hoşlanmam,ve... Open Subtitles لم يرق لي تناول العشاء باكرا جدا ,وبالتالي,.ْ
    - Üzgünüm, erken saatte geldim. Open Subtitles -أنا آسف لحضوري مبكراً هكذا.
    Neden bu kadar erken saatte insanları rahatsız ediyorlar? Open Subtitles لماذا يقومون بإزعاج النّاس في مثل هذا الوقت الباكر ؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد