Lütfen, esiriniz olduğumun farkındayım ama bana işkence etmenize gerek yok arkadaşım. | Open Subtitles | أرجوك، أعلم أنني سجينك لكن لا داعي أن تعذبني، يا رفيقي. |
- Tekrar bağlayın şunu. - Artık sizin esiriniz değil. | Open Subtitles | أعيدوه للحبس - لم يعد سجينك بعد الآن - |
Sizin esiriniz olmak için gönüllü oluyorum. | Open Subtitles | أتطوّع لكي أكون رهينتك. |
İskoçların Mary'nin can dostu Lady Lola ailesinin bırakılması şartıyla esiriniz olmayı kabul etti. | Open Subtitles | صديقة (مارى) المقربة (السيدة (لولا وافقت ان تكون رهينتك فى مقابلة اطلاق صراح عائلتها |
Sizin esiriniz. | Open Subtitles | -لقد أصبحنا أسراك ... |