Ha bir de Cuma akşamları sinemada eski bir film izliyorsun. | Open Subtitles | ليالي الجمعة تشاهدين فيلماً قديماً بمسرح البلدة |
Küçük bir çocukken... eski bir film seyretmiştim... | Open Subtitles | عندما كُنتُ ولداً، تعلَم، رأيتُ... رأيتُ فيلماً قديماً و ما شابَه، معَ... |
- " Eve Hakkında" eski bir film değil miydi? | Open Subtitles | أليس "كله بشأن إيف" فيلماً قديماً ؟ |
eski bir film gibiydi denizci, kalabalık dans pistinde kızı görür ve arkdaşına dönüp der, "Şu kızı gördün mü? | Open Subtitles | كانه شيء من فلم قديم حيث يَرى البحّارَ البنتَ عبر ساحةِ الرقص المزدحمةِ، ويلتفت نحو صديقه ويقول" ارأيت تلك الفتاة؟ |
eski bir film gibiydi denizci, kalabalık dans pistinde kızı görür ve arkdaşına dönüp der, "Şu kızı gördün mü? | Open Subtitles | كانه شيء من فلم قديم حيث يَرى البحّارَ البنتَ عبر ساحةِ الرقص المزدحمةِ، ويلتفت نحو صديقه ويقول" ارأيت تلك الفتاة؟ |
Sadece, eski bir film için... zırlamaya başlamadan konuşmayı becerebilecek bir kadın istiyorum. | Open Subtitles | فقطأريدامرأةلاتستغرقفيالبكاء ... عندما تشاهد فيلم قديم |
Chin Amca, bu akşam da eski bir film izleyebilir miyiz? | Open Subtitles | (هيلتونهاوايي) -( وايكيكي) عمي (تشين)، هلاّ شاهدنا فيلماً قديماً آخر هذه الليلة؟ |
Ne zaman her "bana kimin için çalıştığını söyle" desem kendimi eski bir film'de gibi hissediyorum. | Open Subtitles | في كل مرة أقول شيئاً مثل، "قل لي لصالح من تعمل." أشعر كما لو أنني في فيلم قديم. |
Profesyonel atletler, Cuddy! Gecenin bir yarısı eski bir film seyredip tüm klasik sahnelerin yeniden yaşanması gibi. | Open Subtitles | (الرياضيون المحترفون يا (كادي إنه كمشاهدة فيلم قديم بالثانية صباحاً |
eski bir film. | Open Subtitles | فيلم قديم. |