Fakat, mutlaka, birimiz esrarlı Bay Owen'ı tanıyordur. | Open Subtitles | لكن بالتأكيد واحد منا يعرف الرجل الغامض مستر أوين |
New York'ta buna "Şakacı ama esrarlı tabak." derler | Open Subtitles | مجلة نيويورك ماتينيه أطلقت عليه الطبق اللعوب الغامض |
Üzgünüm, esrarlı işlerde pek iyi değilimdir. | Open Subtitles | آسف , أنا لا أقوم بشكل جيدا مع المسار الغامض |
"Hayalet" kelimesi en azından esrarlı bir hava veriyor. | Open Subtitles | على الأقل مع وصف "الشبح"، فإنّ لديه بعض الغموض. |
esrarlı şeyleri takip ettiğimi biliyorlar. | Open Subtitles | إنهم يعرفون أن الغموض هو عملي |
Sihirli saçlarınla yaralı elimi sararken oldukça esrarlı bir hal aldın. | Open Subtitles | تبدين غامضة وغريبة جداً بينما تلفين شعرك السحري حول يدي المٌصابة |
Çünkü geçmişi çok esrarlı. | Open Subtitles | هذا لأن خلفيته غامضة |
Uyuşturucu ile tek deneyimim üniversite birinci sınıfta esrarlı bir yaş kekle oldu. Kazara. | Open Subtitles | تجربتي الوحيدة مع المخدّرات كانت مع قِدر كعكة شيكولاه في عامي الجامعيّ الأوّل بالخطأ |
esrarlı birini öldürdüğünde ne olur? | Open Subtitles | ماذا يحدث عندما يقتل الغامض شخصاً ما ؟ |
Eski MMA şampiyonu Andrew Feydon'un kızın Becky Feydon'un esrarlı kayboluşu polisleri şaşkına çevirmeye devam ediyor. | Open Subtitles | "الإختفاء الغامض ل"بيكي فيدين إبنة بطل تحدي المصارعين السابق "أندرو فيدين" مازال يحير الشرطه |
....bu esrarlı İsveçlinin bahsi. | Open Subtitles | اتعرف هذا السويدي ؟ - السويدي الغامض |
- Demek yine esrarlı dostun Colin Gray ile konuşuyordun. | Open Subtitles | إذن تتحدثون إلى (كولين) الغامض ، ثانيةً؟ لا |
esrarlı. | Open Subtitles | يُدْعَى الغامض |
esrarlı Oswald mı? | Open Subtitles | ) أوسولد الغامض) ؟ |
esrarlı bir hikâye uyduruyorsun. | Open Subtitles | أنت تبيع الغموض.. |
esrarlı bir hikâye uyduruyorsun. | Open Subtitles | أنت تبيع الغموض.. |
Daha önce çok esrarlı olduğum için özür dilemek istedim. | Open Subtitles | أردت الإعتذار عن كوني غامضة |
Max'le çıktığın esrarlı seyahatler... | Open Subtitles | رحلات غامضة حول العالم (مع (ماكس |