| Rahatsız ettiğim için üzgünüm... | Open Subtitles | ماذا ؟ آسفه لمقاطعتك لكن عندى مشكلة صغيرة |
| Öz saygını geri kazanmana... yardım ettiğim için mi böyle? | Open Subtitles | أهذا لأنني كنت أنا من وقف الى جانبك و جعلتك تستعيد احترامك لذاتك ؟ |
| Bay Archer, rahatsız ettiğim için üzgünüm, bir dakikanızı alabilir miyim? | Open Subtitles | سيد آرشر , آسف لتطفلي لكن هل لديك دقيقة ؟ |
| Larry, rahatsız ettiğim için üzgünüm ama kızın yine kabus gördü. | Open Subtitles | آسفة للمضايقة, و لكن إبنتك راودها كابوس مرة أخرى |
| Sayın Başkan, rahatsız ettiğim için özür dilerim ancak, görmeyi isteyebileceğiniz bir şey var. | Open Subtitles | سيدي الرئيس، متأسف للمقاطعة ولكن هناك شيء لابد أن تراه |
| Rahatsız ettiğim için üzgünüm ama güzelliğiniz beni öyle çarptı ki size bir kadeh şampanya teklif etmek istedim. | Open Subtitles | آسف جداً للتطفل لكنى مهووس بجمالك لدرجة أننى يمكن أن أعزمك علىزجاجةشمبانيا. |
| Rahatsız ettiğim için üzgünüm. | Open Subtitles | أسف بشدة لمقاطعتكم أرجوكم سامحوني. |
| Bayan Baily, rahatsız ettiğim için affedin ama oğlunuza yardım etmeye çalışıyoruz. | Open Subtitles | سيدة بيلي انا حقا اسفة لإزعاجك لكني حقا احاول ان اساعد ابنك |
| Nedensiz yere nedensiz partini berbat ettiğim için kendimi kötü hissediyorum. | Open Subtitles | اشعر بالاسف حقاً لتخريبي حفلتك الرائعة بدون أسباب وجيه |
| Rahatsız ettiğim için affedersiniz. | Open Subtitles | آسف على التّطفل. |
| Selam rahatsız ettiğim için üzgünüm Dün akşam bir adam öldürüldü. | Open Subtitles | مرحبا، آسف لمقاطعتك. قُتل رجلٌ ليلة البارحة. |
| Rahatsız ettiğim için üzgünüm. Onu nerde bulmam gerekiyor, çok önemli. | Open Subtitles | أنا آسف لمقاطعتك ولكنني بحاجة لمعرفة أين أجده؟ |
| Rahatsız ettiğim için özür dilerim, ama öğle yemeğini getireyim mi? | Open Subtitles | وانت لاتريدهم لخبطة الاشياء اسف لمقاطعتك.. |
| Şikago Emniyeti şeffaflık talep ettiğim için misilleme yapıyor. | Open Subtitles | لأنني كنت أطالب بالمسائلة والشفافية في دائرة شرطة شيكاغو |
| İnsanlara problemlerinden dolayı yardım ettiğim için daha randevumuza çıkmamıştık bile. | Open Subtitles | ليس موعد بعد لأنني كنت مشغولة بمساعدة الجميع و مشاكلهم |
| Oğlumdan haber almak istiyorum ve senin yaptığını taklit ettiğim için gururlu değilim. | Open Subtitles | و انا غير فخورة لأنني كنت أتظاهر بأنني أنت |
| Rahatsız ettiğim için bağışlayın, ama suratınız asık gibi. | Open Subtitles | اعذريني لتطفلي لكنك تبدين كئيبة نوعاً ما |
| Afedersiniz Rahatsız ettiğim için özür dilerim. Bir misafir arıyorum Larry Zwibell. | Open Subtitles | المعذرة انا آسفة للمضايقة لكننا نبحث عن ضيف |
| Rahatsız ettiğim için özür dilerim ama bu önemli Neden? | Open Subtitles | آسف للمقاطعة و لكن هناك شيء هام - ماذا؟ - |
| Seni öylece rahatsız ettiğim için özür dilerim biliyorum çok uzun süre oldu | Open Subtitles | انا آسفة حقا للتطفل عليك هكذا اعرف انه مرت فترة |
| Rahatsız ettiğim için özür dilerim. Bir imzanızı alabilir miyim? | Open Subtitles | آسف لمقاطعتكم هل لي بتوقيعك؟ |
| Rahatsız ettiğim için özür dilerim. Yanlış yere geldim herhalde. | Open Subtitles | انظر, أنا آسف لإزعاجك لا بد أنه لدي المكان الخاطئ |
| Geldiğiniz için teşekkürler. Elbiseni berbat ettiğim için üzgünüm. | Open Subtitles | شكرا لحضوركم. آسفة لتخريبي فستانكِ. |
| Rahatsız ettiğim için affedersiniz. | Open Subtitles | آسف على التّطفل. |
| Psikoloji deneyini öyle terk ettiğim için üzgünüm. | Open Subtitles | مرحباً، أسفٌ لرحيلي من التجربة النفسيّة. |
| Yaşıyor, durumu stabil. Zamanında müdahale ettiğim için. | Open Subtitles | حي يُرزق , حالته مستقرّة , لقد أنقذتُه في اللحظة المناسبة |
| Hayır, alamazsın. Çok hassassın çünkü. Başkomiserim, rahatsız ettiğim için özür dilerim. | Open Subtitles | لا , لن تقومي انتي حساسه للغايه قائد , انا آسفه للمقاطعه |
| Sizi bu saatte rahatsız ettiğim için özür dilerim. Eşinizi görebilir miyim? | Open Subtitles | مرحبا، آسف على ازعاجك في هذا الوقت المتأخر هل يمكنني رؤية زوجتك؟ |
| Rahatsız ettiğim için üzgünüm, efendim, fakat ateş açıldığı ihbarını aldık. | Open Subtitles | اسفة على الازعاج سيدي لكن هناك تحذير عن سماع طلقات نارية |