Eğer şimdi bir tane içersem beni sedyeyle eve götürmek zorunda kalırsınız. | Open Subtitles | بالطبع إذا شربت كأس واحدة الآن، عليكِ أنْ تأخذيني إلى المنزل بنقالة. |
Ve ayakkabılarımızı aldıktan sonra, satıcı eve götürmek için ikimizin de birer balon alabileceğini söyledi. | TED | وفي نهاية شرائنا لأحذيتنا، قال لنا البائع أنه يمكننا أخذ بالونات معنا إلى المنزل. |
Küçük dostumu eve götürmek ve tüm olanları unutmak istiyoruz. Tamam mı? | Open Subtitles | سنأخذ صديقي الصغير فقط إلى الوطن وننسى هذا الحادث تماماً |
Şirinlerimi eve götürmek için elimden geleni ardıma koymayacağım. | Open Subtitles | إذاً, ماذا ستفعل؟ سأفعل كل وأيّ شيء يمكنني فعله لأرجع بسنافري إلى الوطن |
Bunu eve götürmek için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | يا ولد، لاأستطيع الإنتظار لآخذ هذا الى المنزل |
Onu eve götürmek istediğimi ve amımı göstermek istediğimi söyledim. | Open Subtitles | أخبرته بأني أريد أخذه للمنزل و أن أُريه مهبلي |
Benimle konuşmak zorunda değilsin. Eğer eve götürmek istersen, el salla yeter. | Open Subtitles | لا يجب عليك التحدّث إلي كـ موجة اذا اردت ان تقّلني معك إلى المنزل |
O karısını eve götürmek istedi, bizim grubumuz izin vermedi. | Open Subtitles | لقد أراد أن يأخد إمرأته إلى المنزل ومجموعتنا لم ترضى بهذا |
Onu eve götürmek için ne gerekiyorsa. Onu sadece eve götürmek istiyorum. | Open Subtitles | -أيّاً كان لآخذه إلى المنزل فقط ، لا أريد سوى إعادته للمنزل |
Ama ne çöp ve eğer Ben yine de onu eve götürmek ? | Open Subtitles | و لكن ماذا لو رفضت؟ فأنا سآخذه إلى المنزل على كل حال |
Benim de tek istediğim buydu. Sadece onu eve götürmek istiyordum. | Open Subtitles | و هذا كل ما كنت أريد، كنت أريد أن يعود إلى المنزل |
Senin gibi biri onu eve götürmek ve elini kolunu bağlayıp o tatlı bakire götü becermekte tereddüt etmezdi eminim. | Open Subtitles | رجل مثلك، لن يتردد باصطحابها إلى المنزل ويقيدها برفق وينال من تلك العذراء الجميلة ألن تفعل ذلك؟ |
Bunu bizi eve götürmek için kullan. | Open Subtitles | لذا استغل ذلك لتُعيدنا جميعاً إلى الوطن |
# Beni eve götürmek için Çıktın ortaya | Open Subtitles | تظهر كي تحملني إلى الوطن |
# Beni eve götürmek için Çıktın ortaya | Open Subtitles | تظهر كي تحملني إلى الوطن |
# Beni eve götürmek için Çıktın ortaya | Open Subtitles | تظهر كي تحملني إلى الوطن |
Seni test etmek için gelmedim buraya, eve götürmek için geldim. | Open Subtitles | حسنا . انا لست هنا لاختبارك انا هنا لكي اقودك الى المنزل |
Bunu da eve götürmek istemezmisin? | Open Subtitles | ؟ الا تريد ان تعيدها الى المنزل ايضا |
Teri ve Kim Bauer'ı hemen güvenli eve götürmek için izin istiyorum. | Open Subtitles | هل يمكننى ان انقل "تيرى" و "كيم" الى المنزل الآمن الان |
Onu da eve götürmek istiyorum. Bozuk bir temizleme makinesi. Artık bir işe yaramaz. | Open Subtitles | أريد أخذه للمنزل - إنه مكنسة معطلة، لا يعمل بعد الأن - |
Şimdi tek yapmak istediğim bizi sağ salim eve götürmek. | Open Subtitles | والآن كل ما أريد القيام به هو إعادتنا إلى الديار بسلام. |
Bu kıyafetlerle seni eve götürmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن آخذك للمنزل بهذه الملابس |
Onu eve götürmek için benim izin var. | Open Subtitles | أذنت لك أن تأخذه للمنزل |