Palmiyeler güzel insanlar arabalar LA büyük hayalcilerin eviydi | Open Subtitles | أشجار النخيل, الناس الجميلين السيارات الرائعة لوس أنجلوس ، موطن من لديهم أحلام كبيرة |
Ve aynı zamanda, bu garip yaratığın eviydi. | Open Subtitles | وهي موطن هذه المخلوقات الغريبة ايضًا |
İkincisi, istila öncesi burası rehinelerin tutulduğu bir hücre eviydi. | Open Subtitles | النقطة الثانية: قبل الإحتلال هذا المكان كان منزل آمن لرهينة |
İkincisi, istila öncesi burası rehinelerin tutulduğu bir hücre eviydi. | Open Subtitles | النقطة الثانية: قبل الإحتلال هذا المكان كان منزل آمن لرهينة |
Burası gerçek bir savaş kahramanının eviydi, bayanlar. | Open Subtitles | هذا كان منزلاً لبطل حرب أصيل، يا سيدات |
Bu çöl Manson Ailesinin bilinen son eviydi. | Open Subtitles | هذه الصحراء المنعزلة نفسها كانت المأوى الأخير لعائلة (مانسون) |
Onların eviydi. Antik bir eşya çalmışsın. | Open Subtitles | لقد كان منزلهم لقد سرقت حلية أثريّة |
Bizimkilerin eviydi burası. Bir yıl içinde ikisi de göçtü. | Open Subtitles | كان بيت اهلي, وافتهم المنية بعد عام من بعضهم |
Anladığım kadarıyla Leoch Kalesi 19. yüzyıl ortalarına kadar MacKenzie Klanı'nın toprak sahibi olan atalarının eviydi. | Open Subtitles | إذاً ماذا عليّ أن أجمعه من معلومات ؛ لنذهب لقلعة ليوش موطن الأجداد "لعشيرة "ماكنزي |
Benim için de duygusal bir anlam taşıyor. Burası bir zamanlar Lily'in eviydi. Şimdi de benim evim. | Open Subtitles | فهي ذات قمية وجدانيّة إليّ أيضًا، كانت موطن (ليلي) قبلًا، والآن موطني. |
Benim için de duygusal bir anlam taşıyor. Burası bir zamanlar Lily'in eviydi. Şimdi de benim evim. | Open Subtitles | فهي ذات قمية وجدانيّة إليّ أيضًا، كانت موطن (ليلي) قبلًا، والآن موطني. |
Ama ben bu evi tanımıyordum izliyordum Ağabeyinin eviydi. | Open Subtitles | ولكنب لم أكن أعرف أن ذاك البيت الذي أراقبه كان منزل أخيك |
Birinci bina İbrahim amcanın eviydi. | TED | المبنى الأول كان منزل العم إبراهيم. |
Burası Beverly Brown'ın eviydi ama bugün yeni bir aile taşınacak. | Open Subtitles | هذا كان منزل(بيفرلي براون) ولكن لدينا عائلة جديدة ستأتي هنا اليوم |
Dağın başında eski bir çiftlik eviydi. | Open Subtitles | كان منزل ضيعة قديم في وسط الخلاء |
O zamanlar, Princeton İleri Çalışmalar Enstitüsü’nde kalıyordum -- uzun yıllar Albert Einstein'ın eviydi ve tartışmalı olarak matematiksel araştırmaların kutsal mekânı sayılıyor. | TED | في ذلك الوقت، كنت أقيم في معهد الدراسات المتقدمة في برينستون-- لسنين عدة، كان منزل إينشتين وكما يزعم، المكان الأقدس للبحث الرياضي في العالم. |
Eskiden en iyi Amerikan yazarlarından birinin eviydi burası. | Open Subtitles | كان منزلاً في السابق ... لأفضل كاتب أمريكي على الأطلاق |
Bu ıssız çöl Manson Ailesi'nin bilinen son eviydi. | Open Subtitles | هذه الصحراء المنعزلة نفسها كانت المأوى الأخير لعائلة (مانسون) |
Burası onların eviydi. | Open Subtitles | هذا كان منزلهم. |
Antonio'nun eviydi. | Open Subtitles | كان بيت أنطونيو |