Öyle yapmak için bir sürü evrak işi... Umurumda değil! | Open Subtitles | هناك الكثير من الأعمال الورقية قبل أن تستطيع |
Bence bu sefer güzel odayı ben aldığım evrak işi de sana kaldığı için kıskanıyorsun. | Open Subtitles | أظنك غيور كوني حصلت على القصر بينما حصلت أنت على الأعمال الورقية للمرة الأولى |
Ona bir şey olursa, yapmam gereken bir sürü evrak işi falan olacak. | Open Subtitles | أي شيئ سيحدث له، سيكون لدِيّ الكثير من العمل الورقي لاملأه |
Bir sürü evrak işi ve kusku. Bırak başkası gitsin. | Open Subtitles | الكثير من العمل المكتبي والقئ , دع شخص آخر يستجيب |
"Bizimki o kadar çalışıyor ki, evrak işi olsa bile eve getirememesi çok kötü." dedim. | Open Subtitles | هو يعمل بكل قوته , ابني من السيء انه لا يستطيع احضار عملة معه للمنزل خاصة اذا كان عمل ورقي |
Görünüşe göre, kaybetmek yerine kazanınca daha çok evrak işi oluyormuş. | Open Subtitles | اتضح أنه هناك أعمال ورقية عندما تفوز أكثر من أن تخسر. |
Bayağı bir evrak işi çıkacak anlaşılan. | Open Subtitles | يبدو أنه سيكون بحق الجحيم الكثير من أوراق العمل. |
Fakat evrak işi böylesine yüksek değerdeki bir taş için biraz şüphe çekiciydi. | Open Subtitles | لكن الأعمال الورقية مثيرة للريبة لجوهرة نفيسة كهذه |
Ceset yoksa evrak işi de yoktur. | Open Subtitles | لا وجود للجثث يعني أنه لا وجود لـ الأعمال الورقية |
Erken çıkarım diye düşünmüştüm ama evrak işi çıktı. | Open Subtitles | نعم ظننت أني قد أغادر مبكراً لكن علقت ببعض الأعمال الورقية |
Bir sürü evrak işi gerekti. | Open Subtitles | هذا كلّف الكثير من الأعمال الورقية الوهمية |
Cezaevi programının bir ton evrak işi oluyordu. | Open Subtitles | برنامج المسجونين يتطلب كثير من العمل الورقي |
Bir ceset yok ama bi sürü evrak işi var | Open Subtitles | لا توجد جثث هامدة. إنّما الكثير من العمل الورقي. |
Bir sürü evrak işi ve yapılacak otopsiler var. | Open Subtitles | لديّ الكثير من العمل الورقي وتشريح أربع جثث. |
Başıma ne tür bir evrak işi çıkardığının farkında mısın? | Open Subtitles | أتعرف مقدار العمل المكتبي الذي سببته لي ؟ |
Saha görevi istediğim zaman bana evrak işi verdin. | Open Subtitles | أتعلم، لقد طلبت العمل الميداني و أنت تعطيني العمل المكتبي |
Benim için daha az evrak işi. Ne taşıyor? | Open Subtitles | عمل ورقي أقل من أجلي ماذا يحمل ؟ |
Bir sürü evrak işi var. | Open Subtitles | إنه عمل ورقي كثير |
Şu benim vardiyamda mutlu, sağlam bir şekilde ayağını kesen vatandaş sağolsun, önümde dağlar kadar evrak işi var. | Open Subtitles | , حمداً للراحة مواطن قطع قدمه , أثناء مراقبتي لديّ أعمال ورقية كثيرة |
Hayır, hayır-- sadece kulübe hakkında bir kaç evrak işi. | Open Subtitles | كلا،كلا... إنها فقط بعضاً من أوراق العمل بشأن الكوخ |
Çok fazla evrak işi. Seni kurtaracağımı biliyordu. | Open Subtitles | إنه عمل كتابي أكثر من اللازم عرف بأنّني أحميك |
Koyacağım bir kaç tuval ve biraz evrak işi var. | Open Subtitles | ليس بعد يجب ان الف بعض اللوحات وبعض من اوراق العمل |
Eğer bana bir şey için ihtiyacın olursa, evrak işi ya da takip ettiğim şeyler için.. | Open Subtitles | إن أحتجتني للقيام ببعض الأمور الورقية أو أمور كنت أتتبعها |
Nasıl olduğunu bilirsiniz, yeni bir iş, bir sürü evrak işi. | Open Subtitles | حسناً، أنت تعرف الأمر، فهذه وظيفة جديدة وهناك طن من المعاملات الورقية |
Şükür ki benim için daha az evrak işi çıkmış olacak. | Open Subtitles | عمل مكتبي أقل من أجلي، يا سبحان الله. دعونا نذهب. |
evrak işi yapmayı önermek "hadi" değil, bilesin. | Open Subtitles | أتعلم أن عرض القيام بإنهاء الأوراق الرسمية لم يكن إغراءً لمعلوماتك. |