Sen sormadan önce söyleyeyim. Burada bir dişçi fırçam falan yok. | Open Subtitles | وقبل أن تسأل انا لا امتلك دُرجاً هنا أو فرشاة أسنان |
Sadece diş fırçam var, kendim taşırım. | Open Subtitles | أنا عندي فقط فرشاة أسنان لكي أحملها و أعتقد أنني أستطيع أن أتدبر أمري |
Sadece diş fırçam var. Sizin için sorun değilse kendim alabilirim. | Open Subtitles | أنا عندي فقط فرشاة أسناني يمكنني أن أحضرها بنفسي،إذا كان هذا جيداً |
Aslında yapmak zorundayım. Elektrikli diş fırçam öyle şarj oluyor. | Open Subtitles | حسناً, انني نوعاً ما يجب أن ازود فرشاتي بالطاقة |
Burada diş fırçam olduğu için mutluyum. Süper. | Open Subtitles | انا سعيد لانني احتفظ بفرشاة اسنان هنا - اوه , جيد - |
Baba, fırçam nerede? | Open Subtitles | أبي ، أين مشطي ؟ |
Küçük siyah bir defterim var, şiirlerim içinde bir çantam var, diş fırçam ve tarağım içinde! | Open Subtitles | اخرجت كتاب شعري الأسود الصغير و وضعت بحقيبة فرشاة أسناني وأمشاط لي |
Bu bakış için yeterince çok değil. Seni kıç bezi, o benim diş fırçam. | Open Subtitles | ليس كافيا لهذه النظرة. أنت,أصغر مني, هذه فرشاة أسناني. |
Yalan söylüyor anne.Diş fırçam sırılsıklam ıslak.Kontrol edbilirsin. | Open Subtitles | إنها تكذب يا أمي ، فرشاة أسناني مبللة ، يمكنك تفحصها |
Evet, gereken her şey burada. Diş fırçam ve diş macunum. | Open Subtitles | جميع أموري حاضرة , جلبت فرشاة الأسنان والمعجون |
- Ve belki bir diş fırçası. - Yedek bir diş fırçam var zaten. | Open Subtitles | و ربما فرشاة اسنان لدي فرشاة اسنان اضافيه |
O benim fırçam ve bu ilk de değil umursadığımdan da değil ama fırçayı mahvetmişsin. | Open Subtitles | إنها فرشاة أسنانى و هذة ليست المره الأولى لك و كأننى لا أهتم و لكنك تدمر الفرشاة تماماً |
Unutmadan, sapı kaplumbağa kabuğundan yapılma doğal kıllı bir fırçam vardı ama kutuda yok. | Open Subtitles | قبل ان انسى هناك فرشاة قبضتها من درع السلحفاة شعيرات طبيعية لم تكن في الصندوق |
fırçam imla kontrolü yapmıyor, Koç. | Open Subtitles | لكن فرشاة رسمي لا تملك مدقق إملائي أيتها المدربة. |
Diş fırçam bile yanımda değil. | Open Subtitles | أنا، وأنا لم يكن لديك فرشاة أسناني. |
Tamam patron, Ted'in diş fırçasını kullandım, çünkü benim diş fırçam yoktu. | Open Subtitles | حسناً يا زعيم، استخدمت فرشاة "تيد" لإنني لا أملك واحده |
Tamam patron, Ted'in diş fırçasını kullandım, çünkü benim diş fırçam yoktu. | Open Subtitles | حسناً يا زعيم، استخدمت فرشاة "تيد" لإنني لا أملك واحده |
Dişimi fırçalarsam iyi olur diye düşündüm ama kendi fırçam yoktu, ben de bunu... | Open Subtitles | لقد ظننتُ فقط أنه سيكون لطيفاً لو نظّفتُ أسناني أولاً لكن لم يكُن لدي فرشاة أسنان لذا ما فعتُه هو أن استعرتُ... |
Bir dış fırçam bile yok. | Open Subtitles | أنا ليس معي حتى فرشاة للأسنان. |
Evet, ama diş fırçam evde, hoşça kal. | Open Subtitles | أجل, لكن فرشاتي بالمنزل وداعاً |
Mavi diş fırçam olabilir mi? | Open Subtitles | هل لي بفرشاة أسنان زرقاء ؟ |
fırçam nerede anne? | Open Subtitles | أين مشطي يا أمي ؟ |
- Ya diş fırçam ve pijamam ne olacak? | Open Subtitles | ولكن ماذا عن البيجاما وفرشاة اسنانى ؟ |
Tek fırçam bu. | Open Subtitles | حسناً، إنّها الفرشاة الوحيدة التي أملكها. |