ويكيبيديا

    "fakat babam" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • لكن أبي
        
    • لكن والدي
        
    • ولكن ابي
        
    • لكن أَبَّي
        
    • لكن ابي
        
    • ولكن والدي
        
    Fakat babam papaz olduğundan çok yer değiştirdim. Open Subtitles لكن أبي قَسُّ، تَحرّكوا في أغلب الأحيان.
    Genç göründüğümü biliyorum, Fakat babam buraya gelip... fıçısı için tıkaç almamı istedi. Open Subtitles أعلم أني أبدو شابّاً، لكن أبي طلب منّي ...النّزول هُنا وجلبْ حنفيّة لبرميله
    Yanık ten açılmak için bekleyebilir Fakat babam diyor ki hayırlı saatler çok nadir gelir. Open Subtitles سمرة الكركم يمكن أن تنتظر لكى تبهت بعيدا لكن أبي يقول بأنّ اللحظات السعيدة من الصعب الحصول عليها
    Beni özel okula göndermeye kararlıydılar Fakat babam Vauxhall Motorda çalışıyordu. TED لقد قررا إرسالي الى مدرسة خاصة، لكن والدي يعمل في فوكسهول موتورز
    Fakat babam benimle olduğunu öğrenmiş ve şimdi de onu buraya çağırmamı istiyor. Open Subtitles نعم، ولكن ابي اكتشف أنها كانت معي ويريدني الاّن أن اّتي بها إلى هنا
    Bence en iyisi sensin, Fakat babam defansta gayret göstermediğini ve çoğu zaman savunmaya bile dönmediğini söylüyor. Open Subtitles اعتقدُ بأنّك الافضل، لكن أَبَّي يَقُولُ بأنّك لاتلعب بجدّ بما فيه الكفاية عند الدفاعِ. و قال في العديد من المرات أنت لا تجري في الملعب.
    On beş gün daha kalmanıza muhakkak izin verecektir. Fakat babam veremez. Open Subtitles بالتاكيد تستطيع الاستغناء عنك لاسبوعين آخرين.- لكن ابي لا يستطيع ذلك.-
    Sana daha önce bunu söylemiş miydim bilmiyorum Fakat babam sadece mikroplardan etkilenmez. Open Subtitles أنا لا أَعْرفُ إذا كان يجب ان اخبرك هذا لكن أبي محصن ضدّ الجراثيمِ
    Evet, Fakat babam Polonyalı, savaştan sonra buraya gelmiş. Open Subtitles نعم، لكن أبي بولندي واستقر هنا بعد الحرب
    Fakat babam hiçbir zaman semanın zincirinden kurtulup özgür olamazlar der. Open Subtitles لكن أبي يقول أنها دائماً أسيرة قيود السماء
    Fakat babam hepsini terhis etti. Open Subtitles القوة القاتلة للملوك الفارسين لكن أبي طلب أنّ يبعدوا.
    Bilimyoum, Fakat babam kendine olanın... bana, sana ve herkesin başına gelmeyeceğinden emin olmamı söyledi. Open Subtitles أعلم أمي ، لكن أبي أكد عليّ أن ما أصابه لا يصيبني ولا أنتِ أو أي أحدٍ آخر
    Bu fuarlardan nefret ediyorum Fakat babam zorla katılmamı sağladı. Open Subtitles أنا أكره هذه المَعارض، لكن أبي أرغمني للمَجيئ.
    Fakat babam, seçim diye bir şey olmadığını söylerdi. Open Subtitles لكن أبي قال لا يوجد شيء اسمه خيار
    Fakat babam sana güvenmedi ve sen onunla evlendin. Open Subtitles لكن أبي لم يثق بكِ و تزوجتِ بـه
    Tüm umudum yakın bir yerde küçük bir evdi, Fakat babam ve Elizabeth Bath'a gitmeye karar verdiler. Open Subtitles هل قررتي؟ أتامل السكن في منزل صغير بالقرب من هنا لكن والدي واليزبيث سيذهبان إلى باث
    Daha sonra üniversiteye gitmek istedim Fakat babam orduya katılmamı istedi. Open Subtitles أردت الذهاب إلى الكلية بعدها... لكن والدي أرادني... أن أنضم للجيش
    Eğer birleşirsek sen yaşayacaksın, Fakat babam serbest kalacak. Open Subtitles لو اننا اتحدنا عندئذ انت سوف تعيش لكن والدي سوف يطلق سراحه
    Fakat babam annemin çiziminin iyi olduğunu söylüyor. Open Subtitles ولكن ابي يقول ان امي جيدة في الرسم
    Fakat babam sonsuza kadar kaybolduğunda ve annem eve artık gelmemeye başladığında, Charlie beni ısıttı. Open Subtitles ولكن ابي كان مسجون لفترة طويلة وامي لم تكن تأتي للبيت (تشارلي) كان يرعاني
    Evet, Fakat babam her zaman der ki, ödevimi zamanında yaparsam, geri kalan zamanımda eğlenebilirim. Open Subtitles نعم، لكن أَبَّي يَقُولُ دائماً إذا أنهيت عملُي مبكراً... سيكون عِنْدي عطلة لنهاية... الإسبوعُ مليئة بالمرحُ.
    Fakat babam bir şey yapmadan duracak adam değildir. Open Subtitles لكن ابي لن يجلس و يراقب فحسب
    Fakat babam medyanın, Arapları kötü gösteren batı propagandasından ibaret olduğunu söylüyor. Open Subtitles ولكن والدي يقول جميع وسائل الإعلام والدعاية الغربية التي تؤثر سلبيا على عادات العرب

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد