ويكيبيديا

    "fark edilmeden" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • غير ملحوظ
        
    • خلسة
        
    • دون أن يلاحظك أحد
        
    • دون أن يُكتشف
        
    • يلاحظوا
        
    • غير مكتشف
        
    • أن ترى إن كان
        
    • بدون أن تُكشف
        
    • دون أن أدرك
        
    • دون أن يتم
        
    • دون أن يشعر
        
    • دون أن يلاحظه أحد
        
    • دون الكشف
        
    • دون ملاحظة
        
    Belasco, insanların dikkatlerini tek bir obje üzerine toplayarak fark edilmeden aralarında dolaşabildiğini söylermiş. Open Subtitles بيلاسكو قال انه يمكن أن يشغل الناس بشئ معين ثم يتحرك بينهم وهو غير ملحوظ
    Buraya fark edilmeden girebilmenin sadece bir tek yolu var: Open Subtitles هناك وسيلة واحدة فقط كى يدخل المرء خلسة أن يكون خفيا
    Binaya girersin ama binaya fark edilmeden giremezsin. Open Subtitles إذا دخلت المبنى، لا تستطيع السير دون أن يلاحظك أحد
    Böylece fark edilmeden cinayetlerini planlayabilecekti. Open Subtitles ليستنى له تخطيط هاته الجرائم مِن دون أن يُكتشف أمره
    Ama yarın olmak zorunda. Sistemdeki kusur fark edilmeden önce yapmalıyız. Open Subtitles لكن هذا يجب أن يكون غداً قبل أن يلاحظوا الخطأ في النظام
    ...burada halkımızdan az sayıda kişi fark edilmeden hayatta kalmayı başardı. Open Subtitles و كان هنا عدد صغير من شعبنا إستطاع البقاء غير مكتشف.
    Günü fark edilmeden geçirebileceğimiz bir yer bulabilir miyiz bir göz atın. Open Subtitles حاول أن ترى إن كان بإستطاعتنا إيجاد مكانٍ بدون أن نُكتَشف.
    Tek yapmam gereken Ermenistan'da kamyonun kontrolünü alıp silahları yüklemek ve sonra fark edilmeden sınırı geçmek. Open Subtitles كل ما علي فعله هو الأستيلاء على الشاحنة في أرمينيا .. أقوم بتحميل الأسلحة ، ثم أنقلها عبر الحدود بدون أن تُكشف
    Hiç fark edilmeden nasıl yapabileceğini sana ben söyledim. Open Subtitles أنا أعطيتك الفكرة كيف تفعلها دون أن أدرك
    Bu meblağ, Sendika'nın on yıllarca fark edilmeden operasyon yürütmesini sağlayacaktır. Open Subtitles وهذا سيسمح للنقابة على العمل دون أن يتم كشفها لعدة عقود.
    Büyük ordusu, fark edilmeden ülkeleri istila eder inançsız köyleri ve şehirleri düzler. Open Subtitles يندفع جيشه الضخم في جميع الأنحاء دون أن يشعر بقدومه أحد, ويسوي بالأرض قرى الكافرين ومدنهم.
    elektrik kesildiğinde güvenlik kameralarını atlatacak ve buraya fark edilmeden gelecek. Open Subtitles عندما تنقطع الكهرباء يمكنه التحايل على الكاميرات الأمنية والعودة هنا دون أن يلاحظه أحد
    Karşımızdaki, nüfusun yoğun olduğu alanlara fark edilmeden girebilen küçük bir uçak. Open Subtitles لذا , ما لدينا هو طائرة صغيرة قادرة على اختراق كثيفة دون الكشف عن المناطق المأهولة.
    Oysa, Orta Avrupa'daki bu çayırda, davetsiz misafirlerin dışarıdan fark edilmeden yaşadıkları karınca yuvaları bulunmaktadır. Open Subtitles ورغم ذلك، هنا في هذا المرج وسط أوروبا، ثمّة أعشاش للنمل يعيش الدّخلاء بها دون ملاحظة.
    Modell fark edilmeden binaya girip çıkmış. Open Subtitles موديل يمكن أن يكون بشكل واضح رأى دخول وترك غير ملحوظ.
    Bu donmuş dünyada, özgürce ve fark edilmeden yürüyorum. Open Subtitles فى داخل هذا العالم المتجمد ، سأكون قادراً على أن أسير بحرية وبشكل غير ملحوظ
    Denizden fark edilmeden gitmek daha mümkün. Open Subtitles الاقتراب من البحر هى أفضل وسيلة للدخول خلسة.
    Eminim ki avluda gezinirken, sınırdan fark edilmeden geçmenin en iyi yolunu sorup soruşturmuştur, o yol da bu işte. Open Subtitles أضمن لك أنه حام حول المنطقة، ليجد أفضل الطرق للعبور خلسة هذا ما أريده، سأهاتف دورية الحدود
    Neden fark edilmeden sıvışmaya çalıştın? Open Subtitles لماذا حاولت تَسَلّلَ دون أن يلاحظك أحد من هذا القبيل؟
    3'e kadar onunla kalabilirsen fark edilmeden odana geri dönebilirsin. Open Subtitles إذا بقيت معها حتى الساعة الثالثة فسيمكنك العودة لغرفتك دون أن يلاحظك أحد
    Bu dolambaçlı dünyada orman avcısı fark edilmeden avına yaklaşmak için pusu kurma sanatında uzmanlaşmak zorunda. Open Subtitles ليصل إلى فريسته في ..هذا العالم الأشبه بالمتاهة ..دون أن يُكتشف على صيّاد الغابة أن يبدع في فنّ نصب الكمين
    Yola çıktılarsa bile 70 adam fark edilmeden gidemez. Open Subtitles وحتى لو ذهبوا خارج الطريق سبعون رجل لا يستطيعون السفر بدون أن يلاحظوا.
    Gittiğimiz fark edilmeden içeri geri dönmeliyiz tamam mı? Open Subtitles علينا أن نعودَ إلى الداخل قبلَ أن يلاحظوا غيابكَ ،، حسناً
    Esir kampına fark edilmeden girmeniz için gerekenler hazır. Open Subtitles عندي كلّ شيء تحتاج للإختراق معسكر السجن غير مكتشف.
    Günü fark edilmeden geçirebileceğimiz bir yer bulabilir miyiz bir göz atın. Open Subtitles حاول أن ترى إن كان بإستطاعتنا إيجاد مكانٍ بدون أن نُكتَشف.
    Tek yapmam gereken Ermenistan'da kamyonun kontrolünü alıp silahları yüklemek ve sonra fark edilmeden sınırı geçmek. Open Subtitles كل ما علي فعله هو الأستيلاء على الشاحنة في أرمينيا .. أقوم بتحميل الأسلحة ، ثم أنقلها عبر الحدود بدون أن تُكشف
    Hiç fark edilmeden nasıl yapabileceğinin fikrini verdim. Open Subtitles أنا أعطيتك الفكرة كيف تفعلها دون أن أدرك
    Tamamen fark edilmeden istediğim yere sokulabilirim. Open Subtitles يمكنني التسلل حول كل ما أريد دون أن يتم إكتشافي
    Önce fark edilmeden ona yaklaşmam gerek. Open Subtitles "أوّلاً: عليّ أن أتسلل إليه دون أن يشعر بي"
    Buradan nasıl oldu da fark edilmeden çekip gitti? Open Subtitles كيف خرج من هنا من دون أن يلاحظه أحد ؟
    O ikizler fark edilmeden şehir dışına otobüs bileti alamaz. Open Subtitles لن يخرج توأم ملتصق من البلدة دون ملاحظة أحد

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد