Düşük yaptığımı farkedince gizli bir yer bulmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | حين ادركت انني اجهض كان علي ان اجد مكانا بعيدا |
Hayatım üzerine yemin ederim ki, bir yanlışlık olduğunu farkedince koşarak ayrıldım oradan. | Open Subtitles | بحياتي , سأقسم لك بما تريد , بأني هربت حالما ادركت خطأي |
Bize göre Phoebe Elliot, onu aklayabilecek bir görüntü olduğunu farkedince bunu birisine söyledi. | Open Subtitles | نعتقد بانه حينما ادركت فيبي انها تملك صورة قد تبرئه قد اخبرت احدهم |
Yaptığımı farkedince ölmek istedim | Open Subtitles | وعندما ادركت ما فعلت اردت ان اموت |