Bilgiyi farklı işledikleri için iki yarıküre farklı biçimlerde düşünür farklı şeyleri önemserler ve hatta diyebilirim ki çok farklı kişilik yapılarına sahiplerdir. | TED | إذ أنهما يتعاملان مع المعلومات بشكل مختلف كل نصف كروي لدينا يفكر في أشياء مختلفة ويهتم بأشياء مختلفة، وأجرؤ أن أقول أن لديهما شخصيات مختلفة |
Beyniniz her bir görüş alanının en keskin parçalarını bir araya getirme işini akıllıca yapar fakat iki göz nispeten farklı şeyleri görür ve mesafeleri binoküler olarak yargılamayı zorlaştırır. | TED | يجمع دماغك بذكاء الأجزاء الواضحة من كل عين، لكن العينين ترى أشياء مختلفة قليلاً، وهذا ما يجعل الأمر أصعب للحكم على الأشياء بدقة. |
farklı şeyleri istedi. | Open Subtitles | أردنا أشياء مختلفة |
farklı şeyleri istiyorduk. | Open Subtitles | أشياء مختلفة |