Bunu birazcık farklı biçimde yapmanızı söyleyeceğim. | TED | بل إخباركم أن تبدؤوا بالقيام بذلك بشكل مختلف قليلًا. |
Erkek beyni sorunlarla kadın beyninden daha farklı biçimde yüzleşir. | Open Subtitles | عقل الذكر يواجه التحديات بشكل مختلف عن عقل الأنثى. |
Bazı şeyleri farklı biçimde görmem gerekiyordu. | Open Subtitles | أنا في حاجة إلى رؤية الأشياء بشكل مختلف. |
Her şeyi çok farklı biçimde yapmak zorunda kalacağız. | TED | نحن سنفعل كل شيء بشكل مختلف جدا. |
diyemezsiniz. Sadece farklı biçimde yaratılmışız. | TED | هذا يبدو لي مقرف الطعم". نحن فقط مخلوقين بشكل مختلف. |
Yalnız bu gece farklı biçimde harikaydın. | Open Subtitles | هذه الليلة كنتِ رائعة بشكل مختلف |