ويكيبيديا

    "farklı diller" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • لغات مختلفة
        
    • اللغات المختلفة
        
    • بلغات مختلفة
        
    farklı diller konuşan insanlar farklı şeylere dikkat verirler, bu da kullandıkları dilin gereksinimlerine göre değişir. TED إذاً الأشخاص الذين يتكلمون لغات مختلفة سيلاحظون أمورًا مختلفة، اعتماداً على ما تطلب منهم لغاتهم فعله.
    Tıpkı bu hikayedeki kule gibi insanlar da farklı topraklarda yaşayıp böyle farklı diller konuşuyorlar Open Subtitles مثل البرج المخترع في تلك القصة هذا يفسر كيف يعيش الناس في اراضي مختلفة يتحدثون لغات مختلفة
    Bir masada oturan sekiz dokuz farklı ülkeden kadınlar birbirleriyle konuşuyor ancak söylediklerinden tek kelime bile anlamıyorlardı, çünkü hepsi farklı diller konuşuyorlardı. TED كل هؤلاء النساء من ثمان أو تسع دول مختلفة مجتمعات على طاولة واحدة جميعهن يتكلمن مع بعضهن البعض ولا أحد يفهم الآخر لأنهن يتحدثن لغات مختلفة
    Çünkü bu farklı diller biraz önce gördüğümüz gibi, malların ve fikirlerin ve teknolojilerin ve bilgeliğin değişimine karşı bir engel oluşturuyor. TED لأن كل اللغات المختلفة تشكل عائقاً، كما رأينا، في وجه نشر السلع والأفكار والتقنيات والمعرفة.
    Ve bunu biliyoruz çünkü, farklı dil grupları üzerinde çalıştığımızda ve onları kültürleriyle birleştirdiğimizde, görürüz ki farklı diller gruplar arasındaki fikirlerin akışını yavaşlatır. TED ونحن نعرف هذا لأننا حينما ندرس مجموعات لغوية مختلفة ونربطها بثقافاتها، نرى أن اللغات المختلفة تبطئ تنقل الفكرة بين المجموعات.
    Yüzlerce ama yüzlerce vardı ve hepsinin geçmişleri farklıydı farklı diller konuşurlardı. Open Subtitles ويتحدثون بلغات مختلفة أحدهو اسمه ـ كيلب ـ
    Bugün politik görüşlerimizden bağımsız olarak hepimiz buraya Ukrayna'nın farklı şehirlerinden geldik farklı diller konuşuyoruz. Open Subtitles اليوم، جميعنا هنا بغض النظر عن رُؤانا السياسيّة أشخاص من مدن مختلفة من جميع أرجاء أوكرانيا .يتحدثون بلغات مختلفة
    Kilise ve bilimin birbirlerine düşman değil de aynı hikâyeyi anlatan farklı diller olduğu kimin aklına gelirdi? Open Subtitles أن الكنيسة والعلم كانوا أعداء. لكن مجرد لغات مختلفة تروي نفس القصة. أراد للعقول المماثلة...
    Ve Tanrı bu girişimi kendi gücüne karşı tehdit olarak görüp kızmış ve kuleyi tahrip etmiş ve sonra bir daha asla yeniden yapılmasın diye insanlara farklı diller vererek --farklı diller yoluyla onların kafası karışsın diye-- onları dağıtmış. TED والإله، الغاضب من هذه المحاولة للتعدي على سلطته، دمّر البرج، ومن ثم ليضمن أنه لن يعاد بناءوه أبداً، فرق الناس بإعطاءهم لغات عديدة -- حيّرهم بمنحهم لغات مختلفة.
    farklı diller konuşuyoruz. Open Subtitles نتكلّم لغات مختلفة.
    Tüm o farklı diller ve kostümler var. Open Subtitles لديكم كل تلك اللغات المختلفة والأزياء

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد