Böylece problemleri analiz ederek felaketlerden sakınmak için Dünyayı daha iyi kontrol ederek daha iyi sonuçlara varabiliriz. | Open Subtitles | بحيث يصبح قادر على تحليل المشاكل و تجنّب الكوارث و هذا يُصبِح أكثر أهمية |
Fakat bende uyanan izlenim karşılaştığımız felaketlerden büyük bir çoğunluğunun kaynağında, zaten fertler olmadığıdır. Bu tip sorunların kaynağı kuruluşlardır. Bunların bazıları ülkelerden dahi büyüktür. Kuruluşlar, yüzleri, binleri ve hatta milyonları bulan sayıda hayatı etkileme gücüne sahiptir. | TED | ولكن يبدو لي أن أكبر المشاكل التي نواجهها، الكثير من الكوارث التي اختبرناها، غالبًا لم تأت من أفراد، بل جاءت من منظمات، بعضها أكبر من الدول، الكثير منهم قادر على التأثير على المئات، الألوف، وحتى الملايين من الأرواح. |
toplum da tıpkı kendisi gibi büyük zarar ve felaketlerden karlı çıkar. | Open Subtitles | اهتمام راسخ بالخسائر الضخمة و الكوارث |
bu olmayı bekleyen felaketlerden sadece bir tanesi. | Open Subtitles | هذه واحدة من الكوارث التي تنتظر الحدوث. |
Geçmişe göre, Nain Rouge büyük felaketlerden önce gözükür. | Open Subtitles | تاريخياً (نين روج) تظهر قبل حدوت الكوارث العظمى |
- Hayatta olmaz. felaketlerden uzak dururum. | Open Subtitles | مستحيل , انا أبتعد عن الكوارث |